| Yaşarken ünlüydü, öldükten sonra tamamen unutuldu. | Open Subtitles | مشهور عندما كان حياً، ونُسىّ كلياً بعد مماته |
| Kadınların asıl istediği şey, evlendikten sonra tamamen kendini bırakacak kadar özgüvenli olan ve hala onu seveceğine emin olduğu birisidir. | Open Subtitles | ما تريده النساء حقاً رجلاً واثقاً بما يكفي للذهاب إلى الأسفل كلياً بعد الزواج وتعلم أنها ستبقى تحبه |
| O götverenle tanıştıktan sonra tamamen değişmişti. | Open Subtitles | تغيّرت كلياً بعد مقابلة ذلك المتسكع. |
| Annem dünkü karate dersinden sonra tamamen kontrolü kaybetti. | Open Subtitles | امى فقدت تماماً بعد الكارتية امس |
| Beş dakika sonra tamamen kaybolmuş. | Open Subtitles | ثم إختفت تماماً بعد 5 دقائق |
| Ama bir süre sonra tamamen değişti. | Open Subtitles | لكنّه تغيّر بالكامل بعد فترة. |
| Lu Chan bu olaydan sonra tamamen değişti. | Open Subtitles | (لو تشان) تغيّر بالكامل بعد هذا الحدث. |
| O götverenle tanıştıktan sonra tamamen değişmişti. | Open Subtitles | تغيّرت كلياً بعد مقابلة ذلك المتسكع. |
| Paul, dördüncü evredeki bir kadının onunla görüştükten sonra tamamen iyileştiğini okumuş bir yerde. | Open Subtitles | ) بول) قرأ عن امرأة) في المرحلة الرابعة والتي شفيت تماماً بعد زيارته |
| Çalışması, Bay Whitehall onu kovduktan sonra tamamen dağıldı. | Open Subtitles | و الاخرين, لسنين, و مهنته تفككت تماماً بعد أن طرده السيّد (وايتهول). |