| Niçin diye sormazlar | Open Subtitles | " أحبائك لم يسألوك , لماذا " |
| Niçin diye sormazlar | Open Subtitles | " أحبائك لم يسألوك , لماذا " |
| Niçin diye sormazlar | Open Subtitles | " أحبائك لم يسألوك , لماذا " |
| Buradaki mahkumlar, sübyancılıktan içeri girmiş birini gördüklerinde detayları pek sormazlar. Doktora görünmene izin verdiler mi? | Open Subtitles | هنا, أحدهمأبرحهلهواً، لم يسألوا عن التفاصيل. |
| Neden diye sormazlar ama bir şeyler söylemeliyim. | Open Subtitles | لن يسألوا عن ذلك، لكني سأقول سيئاً ما. |
| Aldıkları ücret karşılığında pek fazla soru sormazlar. | Open Subtitles | أن تدمر العالم؟ بهذه الأسعار الباهظة فانهم لا يسألون الكثير من الاسئلة |
| İnsanlar genelde burada bana bu soruyu sormazlar. | Open Subtitles | الناس عموماً لا يسألون هذا النوع من الأسئلة هنا |
| İnsanlar genelde cevabını duymak istemedikleri soruları sormazlar. | Open Subtitles | الناس عادة لا يسألون أسئلة لا يريدون أجوبتها |
| İIk olarak, sosyopatlar sosyopat mıyım diye soru sormazlar, çünkü umursamazlar. | Open Subtitles | حسناً، أوّلاً المعتلّين إجتماعيّاً لا يسألون إن كانوا كذلك لأنهم لا يكترثون |
| Avukatlar, müvekkillerine onu sormazlar. | Open Subtitles | المُحامون لا يسألون موكليهم ذلك |