| soruşturmamı daha bitirmiş sayılmam. | Open Subtitles | تَعْرفُ، أنا لَيْسَ لِي على وشك الإنتهاء تحقيقي. |
| Bunu basamazsın! Tüm soruşturmamı sekteye uğratır! | Open Subtitles | لا تستطيعين طبع هذا سيؤثر هذا على سير تحقيقي |
| Bütün çalışanların isim listesine ve bütün departmanlara giriş iznine artı soruşturmamı yürütebileceğim bir istasyona ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سأحتاجلجدولكاملبالموظفينوإذن للدخول.. لكل الأقسام, زائد محطة لأقوم بإعداد تحقيقي |
| En azından kendi soruşturmamı yönettim. | Open Subtitles | فقد تمكنت من استنتاج القليل من تحقيقاتي عنكم، |
| Bir soruşturmamı daha mahvetmene izin veremem. | Open Subtitles | لن أجعلكِ تُفسدين تحقيق آخر من تحقيقاتي. |
| Ben soruşturmamı bitirene kadar çocuk hiçbir yere gitmiyor. | Open Subtitles | هذا الفتى لن يذهب إلى أي مكان حتى أنهي تحقيقي معه |
| soruşturmamı senin programına göre ayarlayacak vaktim yok. | Open Subtitles | وليس لدي وقتٌ لأزامن تحقيقي مع جدول أعمالك |
| Katılmayacağım, bunun yerine sizin soruşturmanızın yanı sıra ben de kendi paralel soruşturmamı yapacağım. | Open Subtitles | كلا بدل ذلك سوف أجري تحقيقي الخاص الموازي معكم |
| Bu yüzden soruşturmamı bu alanda yoğunlaştıracağım ya zaten. | Open Subtitles | لهذا السبب سيكون تحقيقي مُتعمقاً ودقيقاً للغاية |
| Wilcox ve Byrd hakkındaki soruşturmamı neyin böyle geciktirdiğini bul. | Open Subtitles | حاول أن تعرف لي ماذا يؤخر " تحقيقي عن " ويلكوكس " و " بيرد |
| İskoçya'ya nakledildi ve bu da davasıyla ilgili soruşturmamı engelledi. | Open Subtitles | لقد تم نقله إلى "سكوتلندا" مما أعاق قدرتي على مواصلة تحقيقي في قضيته |
| İskoçya'ya nakledildi ve bu da davasıyla ilgili soruşturmamı engelledi. | Open Subtitles | لقد تم نقله إلى "سكوتلندا" مما أعاق قدرتي على مواصلة تحقيقي في قضيته |
| Çünkü bir acemiden beklenecek salakça bir hareketti ve soruşturmamı tehlikeye atabilirdin. | Open Subtitles | -و كيف يخصكِ هذا الأمر؟ - لأن هذه كانت حركة مبتدئ مغفل , و لكانت ستعرض تحقيقي للخطر |
| Şimdi soruşturmamı nasıl yürüteceğimi mi söylüyorsun? | Open Subtitles | مهلا، أتخبرني كيف أدير تحقيقي الآن؟ |
| soruşturmamı engellemek için hiçbir gücün yok. Hiç. | Open Subtitles | ليس لديكِ أى سُلطة للتدخل في تحقيقي ،لا |
| Bunu yaparsan soruşturmamı durdurursun. | Open Subtitles | و بذلك ستوقفين تحقيقي الخاص |
| Ajan Gibbs, siz burada kalıp soruşturmamı denetleyeceksiniz. | Open Subtitles | أيّها العميل (غيبز)، ستبقى هنا وتشرف على تحقيقي. |
| O yüzden soruşturmamı tamamlayana kadar Majesteleri'nin sabrını rica ediyorum. | Open Subtitles | لذا أتوسل من جلالتك بعض الصبر حتى أُكمل تحقيقاتي |
| Teşkilata altı ay önce görev gücünde bir köstebek olduğunu öğrendiğimi ve kendi soruşturmamı başlattığımı söyleyebilirim. | Open Subtitles | يمكنني أن أخبر الوكالة أنني علمت أنه كان يوجد خائناً في الـ"روتوندا" منذ ستّة أشهر وهذا عرفته من تحقيقاتي الخاصّة |
| Sen gelip benim soruşturmamı berbat ediyorsun. | Open Subtitles | أنت تتدخل في الأمر و تخرب تحقيقاتي |
| Onu soruşturmamı mı isteyecektin? | Open Subtitles | لذلك، أنت كنت تُفكر فى أن تسألنى أن أتحقق من أمره؟ |