| Eski Staten Adası Feribot iskelesinden bize ışıkla sinyal veren biri var. | Open Subtitles | أرى شخص ما ومعه ضوء يلوح لنا بجانب دعامة معدية جزيرة ستاتن |
| Staten Adası Feribot iskelesinde eski bir tekne dolum istasyonu var. | Open Subtitles | هناك مركب قديم يزود الوقود عند معدية رصيف جزيرة ستاتن |
| Bir diğer işim Staten Adası'nda oy sandığı doldurmak olacak. | Open Subtitles | عملي القادم سيكون علي صناديق الاقتراع في جزيرة ستاتن |
| Staten Adası'ndaki kimya tesisimiz tüm denetimlerden geçmiştir. | Open Subtitles | مصنعنا الكيميائي في "ستاتن آيلاند" اجتاز الفحوص الميدانية كلها. |
| Staten Adası'ndaki kimya tesisimize karşı açılan toplu dava oldukça hızlı ilerleme kaydediyor. | Open Subtitles | فإن القضية الجماعية ضد مصنع "ستاتن آيلاند" الكيميائي قد تطورت بسرعة. |
| Pekala, bir telefon daha alalım yayına. 7.hatta Staten Adası'ndan Steve var. | Open Subtitles | حسناً, لنأخذ اتصال آخر الخط السابع, (ستيف) من حى"ستاتين ايلاند" |
| Yeni otoyol bitene kadar Staten Adası'na kadar son istasyonuz. | Open Subtitles | حتى ينتهون من مشروع الطريق السريع الجديد سنحاول محاولة أخيرة حتى جزيرة ستاتين |
| Mesela bu, bekaretini 16 yaşındayken Staten Adası feribotunun banyosunda izindeki bir denizciye kaybetmiş. | Open Subtitles | فقدت عذريتها في الـ16 في حمام معدية جزيرة ستاتن مع بحار الي جزيرة ليبرتي |
| Az önce Staten Adası'nda, saldırganın tarifine uyan birini yakaladık ve bir dağ aslanı üzerinde çalışıyormuş. | Open Subtitles | لقد وجدنا للتو في منطقة جزيرة ستاتن شحصاً يتوافق مع صفات القاتل وكان يعمل على اسد الجبل |
| Ross, "Staten Adası" gerçek bir ada mı? | Open Subtitles | روس هل جزيرة ستاتن فعلا جزيرة؟ |
| Evet. Ona o yüzden Staten "Adası" diyorlar. | Open Subtitles | لهذا السبب يسمونها جزيرة ستاتن |
| Staten Adası nerede? Neden oraya gitmiyoruz? | Open Subtitles | أين جزيرة ستاتن لما لا نذهب هناك |
| Her neyse, Siobhan O'Doul, Staten Adası'nda bir bar işletiyor. | Open Subtitles | على أيّة حال، (شيفون أودول)، تُدير حانة في جزيرة (ستاتن). |
| Koca ağızın var ki Staten Adası'ndakilerin yarısı bunu bilir. | Open Subtitles | وكل ما عندك هو فم كبير نصف جزيرة (ستاتن) تعرفه. |
| Staten Adası'nda bir depoda sandalyeye bağlı olarak bulduk. | Open Subtitles | لقد عثرنا عليه في مستودع في (ستاتن آيلاند) مكبلاً على كرسي |
| Annem Staten Adası'nda yaşıyor. | Open Subtitles | تعيش أمي في "ستاتن آيلاند". |
| Staten Adası tesisini kapatacağız. | Open Subtitles | سنغلق مصنع "ستاتن آيلاند". |
| Sri Lanka'da modellik yapan arkadaşım India Staten Adası'nda yaşayan satıcı Jersey'den bahsetti. | Open Subtitles | صديقتي (انديا) عارضة أزياء من "سيريلانكا" أعطتني اسم هذا البائع اسمه (جيرسي) يسكن في "ستاتين ايلاند" |
| Galiba Staten Adası'nın içinden dolanmamız gerekecek ki orada bizi pek çok macera bekliyor gibi. | Open Subtitles | علينا أن ننعطف قليلًا إلى "ستاتين ايلاند"، والذين على الأرجح عندهم الكثير من... |
| Siktiğimin Staten Adası! | Open Subtitles | "ستاتين ايلاند" اللعينة! |
| - Kurtulmuş. Kızlarıyla birlikte Staten Adası'ndaymış. | Open Subtitles | هو مع بناته في جزيرة ستاتين. |