"striptizciyle" - Translation from Turkish to Arabic

• متعرية
• المتعرية
• الراقصة
• تعري
• من راقصة
• متعرّية
• تعرٍ
• راقصتي

Sonra bir gün bir striptizciyle çıkacak ve onunla evliliğin eşiğinden döndükten sonra da striptiz kulüpleriyle işinizin bittiğini anlayacaksınız.
و بعدها ، يوما ما ستواعدان راقصة متعرية و تكادون تتزوجونها ، وبعد ذلك ستدركان أنكما اكتفيتما من الملاهي الليلة

Dedi striptizciyle evlenen, sonra striptizciden ayrılan sonra normal bir insanla evlenen ve üç aydır dayanan adam.
بقول الرجل الذي تزوج من متعرية وبعدها طلق المتعرية وبعدها تزوج شخص عادي

Sıradan bir adama bir striptizciyle çıktığını söylediğinde "süpermiş" deyip geçiyor.
تخبر رجل أنك تواعد متعرية يظن أن الأمر رائع

Yardım etmeyi isterdim, ama inanılmaz derecedeki muhteşem eşim kendine çok benzeyen bir striptizciyle, bize özel bir dans ayarladı.
آمل لو كان بإمكاني المساعدة ، ولكن زوجتي الرائعة بشكل لا يصدق أشترت لنا رقصة خاصة مع شبيهتها المتعرية

Siz striptizciyle misiniz?
هل أنتما برفقة الراقصة ؟

Bir striptizciyle evlenirsen uzay mekiğini asla uçuramazsın.
تعرف أنه لا يمكنك السفر للفضاء إذا تزوجت راقصة تعري

Seni kapıdan bir striptizciyle çıkarken gördüğü için endişeliymiş.
قلقت عندما رأتها راحلة مع راقصة متعرية

Kocanızın bir striptizciyle yattığını gören ve hiçbir şey söylemeyen mi yoksa bir şeyler söyleyen mi?
من تدعوه صديقك الحقيقي ? "الذي يرى زوجكِ يضاجع "متعرية و يقول شيئا ، أو الشخص الذي يقول شيئا ؟

- Bir striptizciyle çıkmak iyi bir fikir mi sence?
هل تظن أن متعرية هي فكرة جيدة ؟

Barney, bütün parasını çalacak olan bir striptizciyle çıkıyor!
"بارني " يواعد متعرية التي سوف تسرق كل ماله

Bir striptizciyle çıkmanın en iyi tarafı nedir diye mi sordun?
ما أفضل شيء عن مواعدة متعرية ،أتسألين ؟

Bir striptizciyle çıkmanın en iyi tarafını söyleyeyim.
سأخبرك عن أفضل شيء لمواعدة متعرية

Kendisi striptizci de. Onunla çıkıyorum. Bir striptizciyle çıkıyorum.
إنها متعرية ، وأنا أواعدها أنا أواعد متعرية "بارني" يفوز سأرافقك للخارج

Hayırlı bir iş derken, bizi o listeden çıkar diye yalvarmamıza rağmen e-posta atıp durduğun striptizciyle evlen demek istemiyorum.
ولست أقصد المتعرية التي تراسلنا بها وإننا نترجاك بإخراجنا من قائمة المشتركين

Ünlü striptizciyle m i yat- Sen ne dedin ? !
كنت نائم مع المتعرية الشهيرة ماذا قلت للتو ؟

Bana e-posta atıp durduğun striptizciyle mi evlenmek istiyorsun yoksa?
هل هذا اسم المتعرية التي راسلتني عنها؟

Hayır. Senatör Aleman'a sevgilerimi iletin. Bakersfield'daki striptizciyle hâlâ görüşüyor mu?
كلاّ، بلّغ تحياتي لرئيس مجلس الشيوخ (إيلمان) ألا زال يواعد تلكَ الراقصة في "بيكرزفيلد"؟

Siz striptizciyle misiniz?
- هل أنتما برفقة الراقصة ؟

Bir striptizciyle asla özel şampanya odasında seks yapmam.
لن أمارس أبداً الجنس مع راقصة تعري في غرفة شامبانيا خاصة.

Çünkü hâlâ bir Rus striptizciyle evlisin.
لأنك مازلت متزوجاً من راقصة تعرّي روسية

striptizciyle evliydi.
هو كَانَ متزوّج مِنْ a متعرّية.

Onunla çıkmaya başlayacağım. Bu sayede ondan ayrılıp bir striptizciyle çıkmaya başlayabilirim.
سأبدأ بمواعدتها كي أنفصل عنها و أبدأ بمواعدة راقصة تعرٍ

Hastanede iki striptizciyle konuştum.
لقد تحدثت إلى راقصتي العراة في المستشفى.