| O kanyondaki her kayanın ardında bir tüfek var. | Open Subtitles | لابدّ أن يكون هناك بندقية وراء كل صخرة في ذلك الوادي |
| Kıçına doğrultulmuş bir tüfek var... | Open Subtitles | صوّبي هناك بندقية مصوبة الى مؤخرتك |
| Barın üstünde neden tüfek var? | Open Subtitles | لماذا هناك بندقية فوق الحانةِ؟ |
| Yemektesin ve hemen yanında İç Savaş'tan kalma 100 yıldır ateşlenmemiş bir tüfek var. | Open Subtitles | حسنا، ويقول كنت في عشاء، وهناك بندقية الحرب الأهلية لم يتم إطلاق النار في مئات من السنين، |
| O hapishanede beni bekleyen bir tüfek var, onu kullanmak niyetindeyim. | Open Subtitles | وهناك بندقية بإنتظاري في السجن وانا اعتزم استخدامها |
| Kıçına doğrultulmuş bir tüfek var... | Open Subtitles | هناك بندقية مصوبة الى مؤخرتك |
| Arkada bir tüfek var. | Open Subtitles | هناك بندقية بالخلف وهو مغلق |
| Özel mermiler atan bir tüfek var. | Open Subtitles | وهناك بندقية هنا... قادرة على إطلاق رصاصات معينة... |
| - Barın üstünde bir tüfek var. | Open Subtitles | وهناك بندقية فوق الحانةِ. -ظننتها مُعَطَّلُة . |