| Kasabayı koruyabilmek için vakıf kasabanın tümünü satın almalı. | Open Subtitles | من اجل ان نحفظ البلدة الثقة يجب أن تعمها، بأكملها |
| Kasabayı koruyabilmek için vakıf kasabanın tümünü satın almalı. | Open Subtitles | من اجل ان نحفظ البلدة الثقة يجب أن تعمها، بأكملها سمعت هذا |
| - Hikayenin tümünü okumadım. - Bahse girerim, okudun. | Open Subtitles | ـ لا أعتقد أننى قرأت قصتك بأكملها ـ أراهن أنك قد فعلت |
| Acele etmezsen Hailey keman konçertosunun tümünü kaçıracağız. | Open Subtitles | وإذا لم تسرعين ، هايلي ستفوتنا كونشيرتو الكمان بأكملها |
| Aradığı cevapların tümünü bu ambarda bulacağına tüm kalbiyle inanmıştı. | Open Subtitles | وامن من كل قلبه ان بداخل هذا الهاتش سيجد الاجابات |
| O dosya olayın tümünü anlatmıyor. | Open Subtitles | انظري ، ذلك الملف لا يٌخبركِ القصة بأكملها |
| Fransız devriminin tümünü çizmen gerekiyordu. | Open Subtitles | -معمار القرن الـ18. لقد كنت على وشك رسم الثورة الفرنسية بأكملها. |
| Resmin tümünü göremiyorsun. | Open Subtitles | واضح كالجحيم! أنت لا تستطيع أن ترى الصورة بأكملها |
| Mesajın telsizle gönderildiği çok açık ve benim alıcım mesajın tümünü alacak kadar güçlü değildi. | Open Subtitles | وجهازي لم يكن قوياً كفاية ليستقبل الرسالة بأكملها وعليه... |
| Mayhew aile destanının tümünü öğrendim. | Open Subtitles | لقد روى لي قصة عائلة ماهايو بأكملها. |
| Öyleyse oyunun tümünü göremiyorsun. | Open Subtitles | إذاً أنتِ لاترين اللعبة بأكملها. |
| İlk kez Galyanın tümünü fethettik! | Open Subtitles | للمرّة الأولى، تمّ احتلال (الغال) بأكملها! |
| Cassie, bir önceki gecenin tümünü avutarak geçirdiğim kızdı. | Open Subtitles | كاسي) كانت الفتاة التي قضيت) الليلة الماضية بأكملها وأنا أواسيها |
| Neredeyse davanın tümünü o oluşturuyor. | Open Subtitles | إنه القضية بأكملها |
| Şimdiye dek ilk defa bu muhteşem ülkenin tümünü keşfe çıkıyoruz. | Open Subtitles | و الأن و لأول مرة بإمكاننا إكتشاف كل هذه البلاد العظيمة |