| - Sen zayıftın. türümüzü korumak için yapmam gerekeni yaptım. | Open Subtitles | كنتِ ضعيفة، و قد فعلتُ ما توجّب عليّ لحمايةِ جنسنا. |
| Onlar bizim türümüzü konukçu olarak kullanan parazit bir ırk. | Open Subtitles | إنهم مخلوقات طفيلية، والتي تستخدم جنسنا كمضيف |
| Bu adam, Cybus Endüstrilerinde türümüzü yaratmak için çalıştı. | Open Subtitles | هذا الرجل عمل مع مجموعة سايبس على خلق جنسنا |
| Biz burada türümüzü kurtarmaya çalışıyoruz sizse hepsini tehlikeye atıyorsunuz. | Open Subtitles | إننا نحاول أن ننقذ نوعنا وأنتما تحاولان المخاطرة بكل شيء |
| Ve DNA'larındaki çok küçük farklar, türümüzü, dünyayı kolonileştirmeye götüren eski göçler hakkında ipuçları sağlar. | Open Subtitles | والاختلافات الطفيفة في حمضهم النووي أعطى أدلة عن الهجرة القديمة التي أدت لإستعمار نوعنا العالم |
| Ayrıca mantık, gezegenimizi yağmalamaya ve kendi türümüzü toplu katliamla tehdit etmemize sebep olan şey değil miydi? | TED | أو لم يكن المنطق هو الذي اعطانا الوسيلة لسلب الكوكب وتهديد فصيلتنا بأسلحة الدمار الجماعي |
| türümüzü kurtarmak istiyorsak, tam zamanı! Ne diyorsunuz? | Open Subtitles | إن كنا نريد إنقاذ جنسنا فهذه هي لحظتنا، فما رأيكم جميعاً ؟ |
| Bu bebeğin varlığı türümüzü tehlikeye atıyor. | Open Subtitles | وجودُ هذا الطفل يعرّض جنسنا بأكمله للخطر |
| Sakın bana türümüzü, yazlık elbiseli bir cıvır için tehlikeye atacağınızı söylemeyin. | Open Subtitles | لا تخبراني بأنكما ستعرضان جنسنا كاملا للخطر من أجل شي لا قيمة له في فستان شمس |
| Ve eğer onu korursak gelecekte türümüzü devam ettirecektir. | Open Subtitles | و إن تمّت حمايتها، فستدعمُ جنسنا في المستقبل. |
| Ben yasal Kraliçe'yim ve kızımın türümüzü yok etmesine izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | أنا الملكةُ الشرعيّة. و لن أسمحَ لابنتي بتدمير جنسنا. |
| İnsan kuvvetleri türümüzü sonlandırabilecek bir silah yapıyor. | Open Subtitles | قوات بشرية تصنع سلاحناً الذي .يتسبب بنهاية جنسنا |
| Bu bilim adamı, türümüzü bu değişiklikten olduğu gibi korumak için seçilmiş bir insan örneği saklamak istiyordu. | Open Subtitles | سوف تغيّرنا. أراد العالِم أن ينقذ عيّنة مختارة من البشر من هذا التغير ليحافظ على جنسنا كما كان. |
| Kendi türümüzü yok etmek bize özgüdür. | Open Subtitles | قتل جنسنا الوحيد وكأنهم لاينتمون إلينا |
| Sonunda kendi türümüzü satıyormuş gibi hissetmeden işimizi yapabiliyoruz. | Open Subtitles | نستطيع أخيراً أن نقوم بعملنا براحة دون بيع نوعنا. |
| Artık bizim türümüzü avlayamayacaklar, yakamayacaklar, uzaklaştıramayacaklar. | Open Subtitles | لن يكون نوعنا بعد الآن مطارداً مهمشاً , حرقه |
| O bizim türümüzü öldürüyor. Oynamasına izin vermeyin. | Open Subtitles | إنه يقتل نوعنا , لا تدعه يشترك |
| Yıllarca mücadele ettim türümüzü kalıtsal zaaflardan kurtarmak için. | Open Subtitles | لسنوات قد كافحت فيها لتخليص نوعنا من أيّ عيوب وراثيّة . |
| Filonun hayatını, türümüzü riske atalım mı, yoksa onları terk mi edelim? | Open Subtitles | ... ونُخاطر بحياة أفراد أسطولنا حتى نوعنا .. |
| türümüzü kurtaracak kişiyi. | Open Subtitles | والذي من المفترض أن ينقذ نوعنا |
| Uzay Kıdemlisi Abed, zihninle geriye gidip türümüzü kurtarabilir misin? | Open Subtitles | كان يمكن إيقافه هل يمكن أن تعود إلى الماضي يا حكيم الفضاء (عابد) لتنقذ فصيلتنا ؟ |
| Kollarımızı kavuşturup durumun eğrisini doğrusunu ölçüp biçerken de... türümüzü onurlandırdığımız doğrudur. | Open Subtitles | صحيحٌ أننا نقف مكتوفي الأيدي نزن حسنات و سيئات الأمر و لكننا مع ذلك مصدر فخر لجنسنا البشري |
| Bahsettiğimiz konu, ay sonuna kadar türümüzü devam ettirmek için yeterli kana sahip olmak. | Open Subtitles | ما نتحدث عنه هو فقط وجود ما يكفي من الدم للحفاظ على سكّاننا حتى نهاية الشهر الجاري |