| Hadi takılalım" mı demeliyim? | Open Subtitles | مرحبا , نحن اقارب هل لنا ان نتسكع سويا ؟ |
| Biz takılalım diye birçok şeyi erteledim ben. | Open Subtitles | لقد لغيت الكثير من الهُراء من أجل هذا لكي نستطيع فقط أن نتسكع. |
| Yok canım. Birkaç saat böyle takılalım sonra sürpriz yapıp söylersin. | Open Subtitles | كلا ، لم لا نتسكع لبعض الوقت ثم تفاجئني بالجواب |
| Benim gibi bir müslüman bir kız görsem "Naber? Hadi takılalım." | TED | لو رأيت فتاة مسلمة لها شخصية صعبة شيئا ماـ ساقول ،كيف الحال؟ لنتسكع قليلاً." |
| Dışarıda takılalım diye planlar yaptın, ve benim tek yaptığım Maya'yı aramak oldu. | Open Subtitles | هل وضعتي مخططات لنا للتسكع معا وكل شيء اردته هو البحث عن مايا |
| Bir ara takılalım. | Open Subtitles | يجب أن نلتقي لاحقا |
| Sizi çok sevdim. Bu iş bittikten sonra takılalım. | Open Subtitles | أنا معجب بكم حقا يا أصدقاء، يجب أن نتسكع معا بعد كل هذا |
| Evet, bir ara yeniden takılalım. Yakınlarda. | Open Subtitles | إذاً، يجب أن نتسكع مرة ثانية قريباً |
| Ara sıra birlikte takılalım. | Open Subtitles | نحن سوف نتسكع معاً في بعض الأحيان. |
| Olmaz. Biraz daha takılalım. | Open Subtitles | كلا، دعينا نتسكع سوياً لمدة أطول |
| Ya da yuvarlanabiliriz, veya direk burada takılalım. Burada. | Open Subtitles | أو ندير العجلات أو نتسكع هنا فحسب |
| Stella "Bir ara takılalım mı?" yazmamı söylüyor. | Open Subtitles | أعلم ذلك ولكن "ستيلا" تريدني أن أُرسل له: "نتسكع لبعض الوقت" |
| Bir dahaki sefere gerçekten takılalım. | Open Subtitles | بالمرة المقبلة، دعنا نتسكع قليلًا |
| Sadece takılmak. Gel ve takılalım. | Open Subtitles | نتسكع فقط تأتين و نخرج معاً |
| Kızı da bırak. Gel yine beraber takılalım. | Open Subtitles | إترك تلك الفتاه أيضاً تعال لنتسكع سوية |
| "Hey, hadi hep beraber takılalım bir kitabın kapakları arasında." | Open Subtitles | لنتسكع جميعا معا بين غلاف كتاب |
| "Bir ara takılalım" Gönder. | Open Subtitles | لنتسكع بعض الوقت ثم الضغط على إرسال |
| Siz arada bir gelin de beraber takılalım. Şerefli Gurkin'i de getirin. | Open Subtitles | يجب عليكم ان تحضروا للتسكع بعض الاوقات احضروا جيركين المحترم |
| Bi ara takılalım. | Open Subtitles | نحن يجب أن نلتقي أحيانا. |
| Gidip kuliste takılalım, olur mu? | Open Subtitles | لنذهب ونتسكع في الكواليس، حسنا؟ |
| Hadi, çıkalım dışarı biraz temiz hava alıp, takılalım. | Open Subtitles | هيّا، دعينا نستنشق بعض الهواء النّقي، نتسكّع. |
| Ne oluyor, tam olarak bilmesem de birlikte takılalım. | Open Subtitles | لا أعرف كل المعلومات، ولكن لنمكث معاً. |