| Beni görmeye gelirken, Tanığa sopayla vuruldu | Open Subtitles | و فى طريقه لمقابلتى يتم ضرب الشاهد بهراوه |
| Tanığa doğrudan bir soru sormaya hakkım olduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | أعتقد أنّ لى الحق فى سؤال الشاهد سؤالاً مباشرا |
| Bu saatte çağrılan Tanığa itiraz ediyorum. | Open Subtitles | أنا أعترض على إستدعاء هذا الشاهد في هذا الوقت |
| Tanığa sormak istediğiniz herhangi bir şey var mı, Bay Keane? | Open Subtitles | هل هناك اى شئ آخر ترغب فى استجواب الشاهدة بشانه يا سيد كين ؟ |
| Sonra Tanığa bir kaç dolar verip gitmiş. | Open Subtitles | بعدها، دفع للشاهد بضعة دولارات ثمّ مضى بطريقه |
| Hayır, bu Tanığa saygımdan, itirazı kabul edeceğim. | Open Subtitles | لا ، لكن فيما يتعلق بهذا الشاهد أنا سأتحمّل إعتراض الدفاع |
| Lütfen Tanığa ben soru sorana kadar sessiz kalmasını ve sadece soracağım soruya cevap vermesini söyleyin. | Open Subtitles | سيدى القاضى ، من فضلك وجة الشاهد للبقاء صامتاً حتى أسأل السؤال وفقط يجيب على السؤال الذى أسالة |
| Lütfen Tanığa ben soru sorana kadar sessiz kalmasını ve sadece soracağım soruya cevap vermesini söyleyin. | Open Subtitles | سيدى القاضى ، من فضلك وجه الشاهد للبقاء صامتا حتى اسال السؤال وفقط يجيب على السؤال الذى اساله |
| Başkan, Tanığa yüzündeki sırıtmayı silmesi konusunda bilgi verirmisiniz? | Open Subtitles | رئاسة القاضي, هل يمكنك أمر الشاهد بأن يمحو تلك الإبتسامه من على وجهه ؟ |
| Ve son bir şey, cevabın ne olacağını bilmeden bir Tanığa asla "niçin" sorusunu sormayın. | Open Subtitles | و شئ أخر أخير ما لم تعرف الإجابة بالضبط لا تسأل الشاهد لماذا أبداً |
| İtiraz ediyorum sayın yargiç. Tanık diğer bir Tanığa gönderme yapıyor. | Open Subtitles | اعتراض يا حضرة القاضي الشاهد يسيء إلى شاهد أخر |
| Tanığa delilleri jüriden saklaması yönünde tavsiye veriyorsunuz. | Open Subtitles | أيها المحامي، أتنصح الشاهد بإخفاء أدلة عن محكمة فيدرالية؟ |
| Lordum, savcılığın çağırdığı Tanığa ciddi şekilde itiraz ediyorum. | Open Subtitles | سيدى ، اٍن لدى اٍعتراض جاد فى أن تستدعى الشاهدة لأنها زوجة المتهم |
| Efendim, saygın dostumun Tanığa hakaret edip onu bu şekilde sıkıştırmasına izin mi vereceksiniz? | Open Subtitles | سيدى ، هل يسمح لصديقى أن يهين الشاهدة و يتهكم عليها ؟ |
| Bu Tanığa itiraz ediyorum. Dayanaktan yoksun. | Open Subtitles | أعترض على هذا الشاهدة لا نعلم مدى خبرتها |
| Tanığa bir kaç fotoğraf gösterdiğimde, kovboyu tanıdı yani seni. | Open Subtitles | ، حينما أريت للشاهد بعض الصور .. تعرف على راعي البقر . بأنّه أنت |
| Tanığa sormak istediğim bir şey var. | Open Subtitles | هناك سؤال أود أن أُوجهه للشاهد |
| Bu saldırı için Tanığa ihtiyacın varsa memnuniyetle yaparım. | Open Subtitles | إن كنت بحاجة لشاهد على ذلك التهجم سأكون مسرورة جداً بذلك |
| Bir numaralı odada ifadeyi alırken bir Tanığa ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج شاهدا لتلقي إفادة المعترف |
| Sayın hakim avukat Tanığa soru mu soruyor yoksa jüriye bir özet mi sunuyor? | Open Subtitles | سيدي القاضي ، هل يوجه الدفاع أسئلة للشاهدة ، أم يعرض ملخص على هيئة المحلفين؟ |
| Bunu en son söyleyen Tanığa ne oldu biliyor musun? | Open Subtitles | هل أنت متأكدة ؟ أتعلمين ماذا حدث للشهود الذين قالوا مثلك؟ |
| Yavaşça kenara çekiyorum, bulabildiğim en parlak sokak lambası altına, olur da Tanığa veya kamera görüntüsüne ihtiyacım olur diye. | TED | أتوقف على جانب الطريق بهدوء تحت أكثر كشافات الإنارة سطوعا في الشارع في حالة إذا إحتجت لشهود أو لقطات من كاميرا مراقبة |
| Aleyhimde ifade veren bir Tanığa zarar vermeyi isteyecek kadar aptal olabilir miyim? | Open Subtitles | إلى أيّ درجة سأكون غبيّا حتى أرغب في إلحاق أذى بشاهد هو على وشك أن يشهد ضدّي؟ |
| Bay Gardner Tanığa birçok biyografik ayrıntı sordu. | Open Subtitles | طرح السيد غاردنر على شاهده أسئلة شخصية عديدة |
| Tarihin Tanığa ihtiyacı oluyor, her sanatçının bir süreci oluyor. | Open Subtitles | ويشهد التاريخ، كل فنان لديه لمعالجة يا سيدي. |