| Joe, yeni komşumuz Lois Griffin'le tanışmalısın. | Open Subtitles | جو ،، يجب ان تقابل جيرانا الجدد لويس جريفن |
| Çocukla tanışmalısın. Yani, durumu kesinleştirmelisin. | Open Subtitles | يا رجل عليك ان تقابل الطفل اعني انت تحتاج ان تعرف يقينًا |
| Canım, senin işlerini onun yüzüne tıkmadan önce onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | عزيزتي ، يجب أن تلتقي الشاب قبل أن تدفعي بأوراقك في وجهه |
| Belki de onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | ربما يجب عليكِ ان تقابليها وتجتازي الأمر فقط |
| Bu nedenle aile ile tanışmalısın. | Open Subtitles | لكنهم يطعيموننا, اذن ربما اذا شئتي ان تقابلي العائلة |
| Bilmiyorum. Bence onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | لا أعلم , أظن أن عليك مقابلتها |
| Senin yaşlarında bir yeğenim var. Onunla tanışmalısın. O da gitar çalıyor. | Open Subtitles | تعرف.انا لدي أبن اخ تقريبا مقارب لعمرك.ربما يجب عليك ان تقابله.انه يعزف على الجيتار أيضاً |
| Sen de tanışmalısın. Yemeğe gidecek misin? | Open Subtitles | لابد أن تقابلها, أنت ستأتي أليس كذلك ؟ |
| Eğer öyle düşünüyorsan yeni profesörümle tanışmalısın. | Open Subtitles | إن كنت تظن ذلك فيجب أن تقابل أستاذي الجديد |
| Başka zaman anne. Bay Rose ile tanışmalısın. | Open Subtitles | في وقت آخر ،أمي يجب أن تقابل سيد روز |
| Sen görev dışıyken gelen vızıltı çocukla tanışmalısın. | Open Subtitles | لا بد أن تقابل البديل الجديد لك الذى ألتحق بنا أثناء فترة نقاهتك . |
| Arkadaşımla tanışmalısın, o da gay. | Open Subtitles | يجب أن تقابل صديقي. إنّه شاذّ. |
| Gerçekten iyi biridir. Bir ara onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | إنه رجل صالح عليك أن تلتقي به في وقت ما |
| Sanırım o zaman kocamla tanışmalısın. | Open Subtitles | أعتقد أنه يجب عليك أن تلتقي بزوجي إذا |
| Onun kardeşiyle tanışmalısın. | Open Subtitles | يجب عليك ان تلتقي بأخيها. |
| Aslında, malum ya evli olduğumuza göre, kesinlikle tanışmalısın. | Open Subtitles | فىالحقيقة،منذأن... تزوجنا... ، حتماً يجب أن تقابليها |
| Çok iyi biridir. Onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | إنها لطيفة فعلاً عليكِ أن تقابليها |
| Bir ara onunla tanışmalısın. | Open Subtitles | .يجب عليكِ أن تقابليها في إحدى الأوقات |
| - Arkadaşımla tanışmalısın, Sally Gaga. | Open Subtitles | - يجب أن تقابلي صديقي ، سالي غاغا - سالي ماذا ؟ |
| Bu kızlarla tanışmalısın. | Open Subtitles | انها محقه عليك ان تقابلي هاؤلاء الفتيات |
| Onunla gerçekten tanışmalısın. | Open Subtitles | في الحقيقة أعتقد بانكِ تودين مقابلتها |
| Aslında onunla tanışmalısın. Çok iyi bir yazardır. | Open Subtitles | يجب أن تقابله في الحقيقة إنه كاتب عبقري |
| Onunla mutlaka tanışmalısın. | Open Subtitles | يجب أن تقابلها,ستحبها |
| Yeni insanlarla tanışmalısın. | Open Subtitles | لديك لتلبية أنواع مختلفة من الناس. |
| Bu adamla tanışmalısın. | Open Subtitles | عليكِ ان تُقابلي ذلك الشخص |
Arabic 
English 
French 
Spanish 
German 
Portuguese 
Turkish 