| Ve bu gerçeklikler, acaba bu gerçekliklerde Tanrı var mı? | TED | وهذه الحقائق، هل هناك إله في أي من تلك الحقائق؟ |
| Vahiyler Kitabı'ndan çıkmış gibi, bu da Tanrı var demek. | Open Subtitles | مثل ما يذكر بسفر الرؤيا هذا يعني أن هناك إله |
| Burada da Tanrı var mı? | Open Subtitles | هل الرب موجود فى هذا المكان أيضاً؟ |
| Evet, Tanrı var. | Open Subtitles | نعم , الرب موجود |
| Tanrı'nın bir planı var ve bir Tanrı var ve Gaius Baltar ile konuşuyor. | Open Subtitles | الإله لديه خطة (يوجد إله وهو يتحدث إلى (جايس بالتر |
| Çünkü tam dikeyimizde, eğer böyle bakarsanız, "Aman allahım, Tanrı var. | TED | فخ واحد : العمودي. لأن في المستوى الرأسي لكل واحد منا، اذا نظرتم من هذا القبيل، "آه! يإلهي، هناك رب. آه! |
| Bizi sarmalayan bir Tanrı var, Bay Holmes ve o kötü adamı cezalandıran aynı Tanrı oğlumu da cezasından kurtaracaktır. | Open Subtitles | هناك الله فى السماء يا سيد هولمز, وهو نفس الاله الذى عاقب هذا الرجل الشرير وسوف يُرينا الاوقات السعيدة, |
| Söylediğim şey şuydu: "Tanrı var ve o bir Amerikalı." | Open Subtitles | .."ما قلته هو: "الإله موجود وهو أمريكي |
| Tanrı var. Evet. | Open Subtitles | الرَّب |
| Frannie, bazı serserileri koruyan bir Tanrı var herhâlde. | Open Subtitles | يا إلهي، فراني، لابدّ أن يكون هناك إله الذي يَحْمي بَعْض المتسولين. |
| Sadece tek bir Tanrı var, hanımefendi ve onun da böyle giyinmediğine eminim. | Open Subtitles | هناك إله واحد يا آنستي. وأنا متأكد من أنه لا يفعل هذا. |
| Bu snıfta bir Tanrı var, ve o tanrı benim ve öğrencilerin önünde beni küçük düşürmeye çalışma ben kıskanç bir tanrıyım. | Open Subtitles | في غرفة الصف تلك هناك إله و أجل, أنا هو و أنا أيضاً إله غيور لذا لا تحاول القيام بإذلالي |
| Eğer inanıyorsan Tanrı var diyebilirsin. | Open Subtitles | أعني بامكانك القول ان هناك إله اذا كنت تؤمن ذلك |
| Tek Tanrı var! Bir tek! | Open Subtitles | أعني الإله ، هناك إله واحد ، واحد فقط |
| Sergei, Tanrı var mıdır yok mudur? | Open Subtitles | سيرجي هل الرب موجود أم لا ؟ |
| Yani Tanrı var ve sana tecavüz edilmesine izin verdi. | Open Subtitles | الرب موجود إذاً و تركه يغتصبك |
| Tanrı var. Brüksel'de yaşıyor. | Open Subtitles | الرب موجود هو يسكن في بروكسل (بروكسل عاصمة بلجيكا) |
| Sadece bir Tanrı var. | Open Subtitles | يوجد إله واحد فقط |
| Sadece bir Tanrı var. | Open Subtitles | يوجد إله واحد فقط |
| Bir Tanrı var. Ve bizi o yarattı. | Open Subtitles | "يوجد إله وهو خلقنا جميعاً" |
| Tek bir Tanrı var ve O'na hizmet etmenizi talep ediyorum. | Open Subtitles | هناك رب واحد فقط، وأمرك بأن تخدمه |
| Bütün bunların anlamı Tanrı var mı? | Open Subtitles | أو الإلحاد هناك رب واحد |
| Orada, bana okulda öğrettikleri Tanrı var... | Open Subtitles | هناك الله الذي علّموني عنه في المدرسة |
| Ben "Tanrı var ve o bir Amerikalı." dedim. | Open Subtitles | ما قلته هو: "الإله موجود وهو أمريكي"... |
| Tanrı var. | Open Subtitles | الرَّب |