| Sonra bu holografik tekrarlayıcıyı vücuduna yerleştiriyorsun ve anında taramadan geçirilen insanın görüntüsünü alıyorsun. | Open Subtitles | ثم تضع هذه المحاكيه في مكان على جسمك وتفعلها ثم تقوم على الفور بأخذ مظهر الشخص الذي تم مسحه |
| taramadan önce Claypool'a bir izleyici enjekte edilmiş olabilir. | Open Subtitles | لكان سيتمّ حقن (كلايبول) بمُتتبّع جذري قبل أن يتم مسحه ضوئياً. |
| Dışışleri Bakanı Curry, dün gazetecilere Birleşik Devletler sınırını geçen herkesin H1R3 virüsüne karşı taramadan geçtiğini söyledi. | Open Subtitles | أكدت وَزِيرُة الخارِجِيّة الأمريكية (كاري) للصحفيين بالأمس أن أي شخص سيتخطى الحدود الأمريكية (H1R3) يتم مسحه لضمان خلوه من فيروس |
| Panterlerin tüm üyeleri taramadan geçiyor. | Open Subtitles | يتم فحصهم لدى وصولهم. انه لا يستطيع إقاف تشغيلها. |
| 800-900 milyon sınır geçişinin yüzde üçü modern elektronik cihazlar yardımıyla taramadan geçirilmiştir. | Open Subtitles | ثلاثة بالمئة من 800-900 مليون عبورٍ للحدود تم فحصهم باستخدام التقنيات الحديثة |