| - Kalan zamanında da, tecritte yat. Açın. | Open Subtitles | يمكنك قضاء وقتك المتبقي في السجن الانفرادي, افتح الباب |
| Büyükbabam 40 senedir Oz'daydı, son yarısını da tecritte geçirdi. | Open Subtitles | تعلَم، كانَ جَدي في سجنِ أوز لأربعينَ سنة أمضى النِصف الأخير في الانفرادي |
| Şu anda tecritte bulunan dört tane Katolik var. | Open Subtitles | هُناكَ حالياً أربعَة مساجين كاثوليكيين في الانفرادي |
| Başka seçeneğin yok... aksi halde gelecek üç yılını tecritte geçirirsin. | Open Subtitles | الآن ليس لديك خيار أو ستقضي الثلاث سنوات القادمة في الحبس الإنفرادي |
| Daha dün tecritte duvardaki çatlakları sayıyormuşsun. | Open Subtitles | لقد قالَ انكَ بالأمس كنتَ في الحبس الإنفرادي تعد الشقوق في الإسمنت |
| Alvarez bir gardiyanı kör ettiğinden beri tecritte. | Open Subtitles | ما يزال ألفاريز في الانفرادي بعدَ أن أعمى ضابطاً |
| Alvarez tecritte, muhtemelen de bütün ömrünce orada kalacak. | Open Subtitles | ألفاريز في الانفرادي رُبما لبَقيَة حياتِه |
| Ben de tam tecritte Kutsal Komünyonu düzenlemek üzereydim. | Open Subtitles | كُنتُ على وَشَك الذَهاب إلى الانفرادي لأَقومَ بالقُدَّاس |
| Bu tecritte iki yıl içinde gerçekleşen üçüncü intihar. | Open Subtitles | إنهُ الانتحار الثالِث لدينا في الانفرادي في سَنَتين |
| - Başka birçok hapishanede, tecritte olanlara her gün bir saat teneffüs hakkı tanınıyor. | Open Subtitles | الكَثير مِنَ السُجون الأُخرى تُعطي المساجين في الانفرادي ساعَة واحِدَة مِن الاستجمام في كُلِ يومٍ أو ما شابَه |
| Ve ömrümün geri kalanında beni tecritte tutmayı planladığını da biliyorum. | Open Subtitles | و أعرفُ أنكَ تنوي إبقائي في الانفرادي لبقية حياتي |
| Ama ömrümün kalanında tecritte kalamam çünkü lanet bir zombiye dönerim, | Open Subtitles | ترى، أنا لا يُمكنني البقاء في الانفرادي لبقية حياتي لأني سأكون كالميت الحَي |
| Yani, tecritte çürümesini senden daha çok istediğim birisi yok, ama düşündüm de seni tekrar Em City'ye göndereceğim. | Open Subtitles | أعني، ليسَ هُناكَ مَن أُريدهُ أن يتعفَّن في الانفرادي أكثَرَ مِنك لكني أظُن |
| Konuşup ifade verir vermez, kahrolası ömrünün sonuna kadar tecritte kalacaksın! | Open Subtitles | و حالما يُصبحُ قادراً على الكلام و الشهادَة ستَذهَب إلى الانفرادي لبقية حياتِك |
| Gelmiyordum çünkü ya tecritte oluyordun ya da delikte, veya firar ediyordun ama beni görmeye gelmiyordun. | Open Subtitles | أو ربما لم آتي إلى هُنا لأنكَ كُنتَ دائماً في الانفرادي أو في الحجز أو تهرُب و لم تأتي لزيارتي حتى |
| Warden Jeffers'a, Nicole Ryan'ı tecritte tutmasını söyle. | Open Subtitles | أخبر آمر السجن جيفرز أن يبقي نيكول ريان في الحبس الانفرادي |
| Son yedi senesinin çoğunu tecritte geçirmiş. | Open Subtitles | قضت أغلب حياتها في السبع سنين الماضية في الحبس الانفرادي |
| Bir sene boyunca tecritte tutulan hain sensin. | Open Subtitles | مرحباً, أنتِ هي الخائنة التي كانت في الحبس الإنفرادي لسنة |
| Eğer utanıyorsanız size özel bir oda ayarlayabilirim tecritte. | Open Subtitles | إذا كنتي تشعرين بالخجل أستطيع أن أجلس معك في عرض خاص و تخبريني في الحبس الإنفرادي |
| tecritte özel hücren varmış diye duydum. | Open Subtitles | لقد سمعت بأنه لديهم زنزانة خاصه بكِ في الحبس الإنفرادي |