"tek bir kelime" - Translation from Turkish to Arabic

    • كلمة واحدة
        
    • بكلمة واحدة
        
    • أي كلمة
        
    • كلمة أخرى
        
    • كلمة واحد
        
    • كلمه واحده
        
    • تفوّهت بكلمة
        
    • اي كلمه
        
    • يقل شيئاً
        
    • كلمة اخرى
        
    • كلمة في
        
    • كلمة وحيدة
        
    • ببنت شفة
        
    • تقومي تتكلمي
        
    Konuşmayı dışarıya ver, eğer yanlış tek bir kelime edersen, seni öldürür. Open Subtitles ضعى هذا الهاتف على مكبر الصوت اذا قلتى كلمة واحدة خطأ سيقتلكِ
    Böyle bir soruya yollara düşen insanlar tarafından çeşitli cevaplar verilebilir, ama göçebeler genellikle is tek bir kelime ile cevap vereceklerdir: özgürlük. TED والجواب على سؤال كهذا متنوع بتنوع الأشخاص على الطرقات، لكن الرحّالة غالبًا ما يجيبون بكلمة واحدة: الحرية.
    Ancak en ünlü yorumlarından biri hikayeyi tek bir kelime ile anlatıyor. TED وقد رُويت بدون أي كلمة في أحد أشهر العروض الفنية.
    Bay Donatello, bu sabah ağzınızı açıp tek bir kelime daha ederseniz sizi mahkemeyi aşağılamakla yargılar ve dosdoğru hapse yollarım. Open Subtitles سيد دوناتيللو.. إن سمعت أية كلمة أخرى تخرج من فمك هذا الصباح.. فسأتهمك بإهانة القضاء وسوف تُرمى من جديد في السجن.
    Artık uluslararası seyahatle evin rahatlığını bir araya getiren tek bir kelime var: Open Subtitles الآن هنالك كلمة واحد تعِد بإثارة السفر الدولي :مع راحة المنزل
    Basitçe tek kelime yazın, tek bir kelime, şu anda hayatınızda en çok istediğiniz şeyi betimleyen. Open Subtitles ببساطه أكتبوا كلمه واحده , كلمه واحده فقط لكي تصفوا ما تحتاجون اليه في الحياه الأن
    Oğluma tek bir kelime edersen, hatta ona yaklaşırsan ucubelerim seni liğme liğme eder. Open Subtitles ،إن تفوّهت بكلمة لابني أو اقتربت منه بأي طريقة فمسوخي سيقطعونك إربًا إربًا
    tek bir kelime söyleme. Open Subtitles لا تقول اي كلمه
    Eminim ki, dizel doldurmaya başladıktan sonra hatasını fark etti ve tek bir kelime bile etmedi geri zekalı. Open Subtitles أراهن أنه بدأ بوضع الديزل أولاً وعندما أدرك ذلك لم يقل شيئاً
    Bu arada, buraya taşındığımızdan beri tek bir kelime yazmadım. Open Subtitles في حين لم أكتب كلمة واحدة منذ قدومنا إلى هنا
    Ama bana güven, petrol kazınla ilgili kimseye tek bir kelime söylemeyeceğim. Open Subtitles ثق بي، أنا لن أخبر كلمة واحدة لأي أحد بشأن تنقيبك للنفط
    Örneğin İngilizcede mavi için bir kelimemiz var ve bu kelime ekranda gördüğünüz tüm renkleri kapsıyor, diğer yandan Rusçada tek bir kelime yok. TED مثلاً، باللغة الإنجليزية، هناك كلمة للأزرق تشمل جميع الألوان أمامكم على الشاشة، ولكن في الروسية، لا توجد كلمة واحدة.
    Hayallerinin gerçekleşmesini engelleyen karısı hakkında tek bir kelime bile etmedi mi? Open Subtitles لم يتحدث ولا بكلمة واحدة عن الزوجة التي تقف في وجه تحقيق أحلامه؟
    Tüm hayatım bir yalanmış ama sen tek bir kelime bile etmedin. Open Subtitles حياتي كلها عبارة عن أكذوبة ‫وأنت لم تخبريني بكلمة واحدة
    Ömrü boyunca annem, tek bir kelime bile İngilizce konuşmadı. - Harry... Open Subtitles طيلة حياتي، لم تتحدث والدتب بكلمة واحدة إنكليزية
    Bü yüzden tek bir kelime daha duymak istemiyorum. Open Subtitles لذا لا أريد أن أسمع أي كلمة عن هذا الأمر
    Sonraki durağın rahatlıkla orası olabilir, eğer tek bir kelime daha edersen. Open Subtitles , ذلك من الممكن أن يكون أيقاف دائم . إذا قلت أي كلمة أخرى
    Ancak anlaşma koşullarım kabul görene kadar tek bir kelime dahi etmeyeceğim. Open Subtitles ولكن لن أقول كلمة أخرى . حتى يتم الموافقه على شروط صفقتي
    diye sordum. Ve arkadaşlarımdan biri dedi ki, "Tek bir kelime: plastik." TED وقد قالوا .. قال احدهم .. هناك كلمة واحد اريد ان اقولها .. هي " البلاستيك "
    Sadece kulaklarımıza fısıldayabilirler ama tek bir kelime size cesaret verebilir ya da en büyük zevkinizi en kötü kâbusa dönüştürebilir. Open Subtitles يمكنهم الهمس في اذننا كلمه واحده ممكن ان تشعركي بمتعه أو تحولها الى اسوء كابوس
    Eğer Andrew'in o olaya karıştığına dair tek bir kelime bile edersen,.. Open Subtitles إن تفوّهت بكلمة عن تورّط أندرو" في تلك الحادثة"
    - tek bir kelime bile yok. Open Subtitles -ولا اي كلمه
    O tek bir kelime etmedi. Open Subtitles أوه، إنّه لم يقل شيئاً.
    İnsanlar artık tek bir kelime duymak istemeyinceye kadar ondan bahsediyorum. Open Subtitles واتكلم عنه طوال الوقت ايضا تعلم حتى اني متأكده ان الناس لايريدون سماع كلمة اخرى عنه
    Annen, iki saat boyunca tek bir kelime bile etmedi. Open Subtitles ساعتان، وأمّك لم يقل كلمة وحيدة.
    Benden sıkıldıysan gidebilirsin. tek bir kelime bile söylemem. Open Subtitles إذا تعبت من العناية بي بإمكانك الذهاب الآن و لن أنبس ببنت شفة
    Ama bana kendini beğenmiş yüzümü bir daha görmek istemediğini söylediğinden beri benimle tek bir kelime bile etmedin. Open Subtitles ولكنك لم تقومي تتكلمي معي لو مره منذ ان قلتي لي لا تريدين رؤيه وجهي المتعجرف مره اخرى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more