| Bu evdeki, benim haricimdeki, tek siyahi cadı kaybolduysa ne olduğunu öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | الساحرة السوداء الوحيدة الأخرى في هذا المنزل صارت مفقودة، أريد أن أعرف ما حدث |
| Sizin sınıftaki, sizden başka tek siyahi kızdan mı bahsediyorsunuz? | Open Subtitles | هل تتحدثان عن الفتاة السوداء الوحيدة غيركما في الصف؟ |
| İnancı onu sık sık ülkenin en saldırgan bölgelerine sürükledi, kalabalığın içinde tek siyahi kadın olarak geri kafalı dinleyicilere karşı konuştu. | TED | وغالبًا ما قادها إيمانها إلى أكثر الأماكن عداوة في البلاد حيث تحدثت إلى جماهير متعصبة باعتبارها المرأة السوداء الوحيدة في الجمهور. |
| Okulundaki tek siyahi çocuğun kendisi olduğunu söyledi bana. | Open Subtitles | أخبرني أنه الولد الأسمر الوحيد في مدرسته |
| Gelecek başbakanımızın Lily'nin Chicago'daki birlikte olmadığı tek siyahi adam olması çok ilginç. | Open Subtitles | لا أصدق بأن رئيسنا القادم . " الذي من الممكن ان يكون الأسمر الوحيد من "شيكاغو . ليلي) لم تنام معه( |
| Dokuz galaksi var ve tek siyahi adam Dwayne Johnson. | Open Subtitles | هناك 9 مجرات والرجل الأسمر الوحيد هو (دوين جونسن) |