| Tek yapabildiğim sandviç, ki bu çok kötü. | Open Subtitles | كل ما استطيع فعله هو صنع الشطائر، سيئة للغاية |
| - Tek yapabildiğim kendi kıçımı kurtarmak oldu. | Open Subtitles | - هذا كان كل ما استطيع فعله لحماية مؤخرتى من الرصاص. |
| Tek yapabildiğim bu. | Open Subtitles | هذا كل ما استطيع فعله |
| Tek yapabildiğim her salgında yanıldığını göstermek. | Open Subtitles | كل ما يمكنني فعله هو إثبات خطئه وباء واحد بكل مرّة |
| Tek yapabildiğim başkaları üzerinden vekâleten yaşamak. | Open Subtitles | كل ما يمكنني فعله هو العيش من خلال الاخرين |
| - Tek yapabildiğim zihin okumak. - Hayır, hayır, hayır. | Open Subtitles | كل ما يمكنني فعله هو قراءة الأفكار - لا , لا , لا - |
| Tek yapabildiğim Henry'nin benimle konuşması. | Open Subtitles | "كل ما يمكنني فعله هو جعل "هنري يستمر بالتحدث معي |
| Tek yapabildiğim onlara güvenmek! | Open Subtitles | ...كل ما يمكنني فعله ! هو الوثوق بهما |