| Hayır, benim söylediğim Miami'nin 2. perde defansında biraz tembellik ettiği. | Open Subtitles | لا، قصدي أنّ "ميامي" أصابهم بعض الكسل في تغطيتهم للدفاع بلاعبين. |
| Yedi ölümcül günahtan biri tembellik, yani yetenekleri ve nimetleri heba etmek. | Open Subtitles | واحدة من الخطايا السبع المميتة الكسل الفشل في استخدام مواهبك |
| Max, Jesse'nin tembellik yaptığını ve New York'ta bir şey yapmadan gezdiğini düşündüğü için para vermeyi kesmişti. | Open Subtitles | التمويل عن جيسي كان ماكس يظن بان جيسي كسول يتجول في أرجاء نيويورك لا يفعل شيئاً |
| Hatta o kadar zeki olduğumu düşündüm ki oyunu oynarken tembellik yapmakla kalmadım, daha çok risk almaya başladım, oynayabileceğim en büyük turnuvalarda oynamaya başladım, dünyanın en iyilerine karşı. | TED | في الواقع، ظننت أني بارعة للغاية لدرجة أنّني لم أصبح كسولة فقط في دراستي للّعبة، بل وأصبحت أكثر مُجازفة. شاركت في أكبر قدر ممكن من البطولات ضدّ الأفضل في العالم. |
| Ama şimdilik, yeryüzünde sonsuza dek yetecek kadar tembellik, korkaklık ve yalancılık var. | Open Subtitles | ولكن إلى الآن,فهناك جبن كافي,كسل... وتعود على الكذب هناك على الأرض... وسيظل إلى الأبد |
| Bana sorarsan, bu tembellik ve hırs eksikliği çok kullanılmış ve her yeri klişe kokan o zenci basmakalıbını desteklemekten başka bir işe yaramıyor. | Open Subtitles | بالنسبه لي هذا النوع من الكسل وقلة الطموح فقط يغذي بشكل مبتذل وسطحي جميع الأسطوانات المشروخه حول السود |
| Çünkü tembellik tahammül etmeyeceğim bir şey. | Open Subtitles | جيد . لأن الكسل هو الشيء الوحيد الذي لا أتساهل به. |
| Yani yalnızca konudan kaçınıp tembellik ettim. | Open Subtitles | غير الكسل المطلق فإننا نتجنب الموضوع لكن هل تعرف ماذا؟ |
| Ben bunu genellikle bir tür zihinsel tembellik olarak görüyorum. | TED | أراها عادةً كنوع من الكسل الذهني. |
| Nerede karşıma çıksa, tembellik ve imtiyazla mücadele ettim. | Open Subtitles | لأقاتل الكسل, والامتياز اينما وجدتهما |
| Yanabilir ve yanmaz diye ayırın. tembellik etmeyin! | Open Subtitles | افصل المواد القابلة للاشتعال عن الغير قابلة للاشتعال لا تكن كسول |
| Suşi tembellik. Eğer ben senin restoranına gelseydim,.. ...kıçını kaldırır ve o lanet balığı pişirirdin. | Open Subtitles | السوشي كسول ، اذا أتيت الى مطعمك ، قم واطبخ السمك اللعين |
| tembellik, ha? Saldırın çocuklar! | Open Subtitles | أنت كسول إذن ، نالا منه أيها الفتيان |
| Yüzüme bak. tembellik yapamazsın. | Open Subtitles | انظري إلي , أنتِ لا يمكنكِ أن تكوني كسولة. |
| tembellik edip kendi pisliklerini yiyorlarmış. | Open Subtitles | كانوا كلاباً كسولة وكانوا يشربون من قذارتهم |
| Bana, huzurlu yıllarımı hakettimi uzun tembellik dolu günler, gün boyu golf ve balık avı. | Open Subtitles | "قالت الشرطة كسبت سنوات استرخائي، معًا، أيام كسل مليئة بالغولف وصيد السمك." |
| Şeytan tembellik telkin eder sözünü bu kadar ciddiye alan birilerini görmek güzel. | Open Subtitles | يسرّني أن أجد أحدًا يأخذ تحذير الأيادي البطّالة تخدم الشيطان على محمل الجدّ. |
| Bence artık tam bir gece uykusu hakkımızı geri almamızın zamanı geldi, utanmadan veya tembellik yargılamasından korkmadan. | TED | أظن أن الوقت قد حان لكي نطالب بحقنا بساعات كاملة من النوم، وبدون حرج وبدون وصمة العار المؤسفة تلك بالكسل. |
| Ve bu yüzden de çok tembellik yapmadığımız sürece bir Ölüm Meleğinin kafasına kurşun da sıksan, kalbine bıçak da saplasan öldüremezsin. | Open Subtitles | ولذلك هم كسالى يمكنك أن تطلق على رؤوسهم أو تطعنهم بسكين في قلوبهم ولكن إله الموت لن يموت |
| Ama aslında beynin tembellik etmiyor, aksine çok meşgul. | TED | لكن دماغك لم يكن كسولاً جدًا، كان منشغلاً كثيرًا فحسب. |
| Biz, Yukarı Doğu Yakalılar tembellik yapmayız. | Open Subtitles | نحن أهل الشمال الشرقي لسنا كسولين |
| Sence tembellik mi bu? | Open Subtitles | أيبدو هذا كسلاً بالنسبة إليك؟ |
| tembellik günleriniz sona erdi. | Open Subtitles | أيام كسلك الآن قد انتهت |
| Ellerini kullanma. tembellik yok, sadece ellerini kullan. | Open Subtitles | لا تستخدمي يداك لا تكوني كسوله .. |
| Askerdeyken tembellik etmeyip daha çok çalışmalıydım. | Open Subtitles | ما كان يجب علي أن أكون كسولًا جدًا عندما كُنت في الجيش، كان يجب علي الدراسة أكثر. |
| Bolca yiyecek bulunduğu için sayısı 1000'dan fazla Deniz Aslanı dünyayı umursamadan tembellik ediyor. | Open Subtitles | مع الحيازة على الكثير من الغذاء, أكثر من 1000 من أسود البحر تتكاسل هنا وهناك دون اهتمام العالم, |
| Bütün gün yatakta tembellik mi yapacaksınız? | Open Subtitles | أيها الكسالى هل كنتم في السرير طوال اليوم؟ |