| Adam üç kez soruşturuldu ve temize çıktı. | Open Subtitles | بعيداً عن هذا، تم التحقيق مع الرجل 3 مرات وتمت تبرئته في الثلاث مرات وفي واشنطن ... |
| Bugün Brian Lexington temize çıktı. | Open Subtitles | اليوم " براين ليكسنتون " تمت تبرئته |
| Ve ayrıca o temize çıktı. | Open Subtitles | وتمت تبرئته تماماً. |
| Affedersin bunu spreylemem lazım. Kaç şüpheli el yazısında temize çıktı. | Open Subtitles | كم من المشتبه بهم تم تبرئتهم من خلال الكتابة اليدوية؟ |
| Üç şüpheli sorgulandı, üçü de temize çıktı. | Open Subtitles | تمّ استجوابُ ثلاث مُشتبهين بهم، وتمّ تبرئتهم جميعًا. |
| Anlaşıldığı kadarıyla... bir ara bir İngiliz vatandaşından şüphelenildi... ama şimdi o temize çıktı. | Open Subtitles | بقدر ما يمكن لاحد أن يرى، كان هناك فترة عندما اتي رجل إنجليزي صار في موضع الشك لكنه الآن برأ. |
| Ve ayrıca o temize çıktı. | Open Subtitles | وتمت تبرئته تماماً. |
| temize çıktı ama. | Open Subtitles | ولكن قد تمت تبرئته |
| Cameron sonunda temize çıktı. | Open Subtitles | كاميرون تم تبرئته أخيرا |
| Eric'in adı, temize çıktı. Katili, adalete teslim edildi. | Open Subtitles | إسم (إيريك) تم تبرئته و القاتل قُدم للعدالة |
| Bir masum adam daha temize çıktı. | Open Subtitles | رجلٌ آخر تمت تبرئته. |
| Dış kentlerden gelen iki şüpheli temize çıktı. | Open Subtitles | الاثنان المشتبه فيهم من المنطقة الخارجية تم تبرئتهم. |
| Tek şüphelimiz de temize çıktı. | Open Subtitles | المشتبه الوحيد لدينا قد برأ عدنا للبداية؟ |