| Bütün büyük hayvanların zayıf noktası ayaklarıdır. tendonları zedelenirse hayvan düşer. | Open Subtitles | الفيل ضعيف جداً في أوتار عضلاتـه إذا قطعت أوتار العضلات ، سوف يسقط |
| Sonra kuyruğundaki tendonları kesip hareket etmesini önlerler. | Open Subtitles | ثم يقطعون أوتار الذيل، لشل الحوت. |
| Sonra kuyruğundaki tendonları kesip hareket etmesini önlerler. | Open Subtitles | ثم يقطعون أوتار الذيل، لشل الحوت. |
| Önce ayak bileği eklemini kesersin, tendonları kopartıp deriyi soymaya başlarsın. | Open Subtitles | أولاً، تقطع مفاصل الكاحلين وتكسر الوتر. ثم تبدأ بإزالة الجلد. |
| Ben de böylece tendonları ve sinir aralıklarını görebileceğim. | Open Subtitles | لكي أتمكن من رؤية المسافة بين الوتر والعصب, و... |
| Bu kaslar kasılıp esnediğinde kas tendonları içindeki biyolojik sensörler sinirler aracılığıyla beyne bilgi aktarımı yapar. | TED | عندما تَنثني هذه العضلات وتتمدد، ترسل المجسات البيولوجية داخل الأوتار العضلية معلومات عبر الأعصاب إلى الدماغ. |
| tendonları zonkluyor. | Open Subtitles | أوتار عضله ترتعد. |
| Greer'ın öldürdüğü hayvanın tendonları. | Open Subtitles | أوتار من أحد تلك الحيوانات (التي قتلها (جيير |
| tendonları, kasları ve eklemlerdeki bağların hepsini tek tek parçalamışlar. | Open Subtitles | لقد تمّ تقطيعهم بتمزيق الأوتار والعضلات من الأربطة في كل مفصل |
| Ve şimdi de tendonları bağlamaya başlıyorlar. | Open Subtitles | بصفائح التيتانيوم والبراغي والآن سنبدأ بوصل الأوتار |
| Kemikleri törpüleyip tendonları çıkaracağız. | Open Subtitles | سنقلِّم العظام و نعلِّم الأوتار و الأعصاب كالمعتاد |