| Örneğin, Birleşik Krallık sağlık hizmeti sağlayıcılarının antibiyotik abonelikleri satın aldığı bir modeli test ediyor. | TED | على سبيل المثال: تختبر المملكة المتحدة نموذجاً حيث يشتري مقدمو الرعاية الصحية اشتراكات المضادات الحيوية. |
| Geleneksel olarak, akademi bu güçleri sizi birbirinize karşı iki gün süren bir kavgaya koyarak test ediyor. | Open Subtitles | من تقاليد الأكاديمية أن تختبر تلك الصفات الحميدة، بتحريضكم ضد بعضكم بعضاً في معركة لمدة يومين. |
| Çünkü bu laboratuvar tüketici ürünlerini hayvanlar üzerinde acımasızca test ediyor. | Open Subtitles | لان هذا المختبر ، يختبر المنتجات الاستهلاكية على الحيوانات قبل بيعها |
| O zaman sende ona kötü bak. Seni test ediyor Bay Monk | Open Subtitles | إذاً، حدق به مرة آخرى سيد (مونك)، أنه يختبرك |
| Tanrı, bizi test ediyor. | Open Subtitles | عَيَّنَته؟ أوه، إن الرب يختبرنا. |
| - Uyuyamıyorum. Çalışamıyorum. - Belki seni test ediyor. | Open Subtitles | . لايًمكنني أن أنام، لايمكنني أن أدرس - . لربما هي تختبرك - |
| Dünyayı araştırıyor, teorilerini ve hipotezlerini üretiyor ve bunları gerçek hayatta test ediyor. | Open Subtitles | إنها تستكشف العالم و تصنع نظرياتها تضع فروضها و تختبر مدي صحتها |
| Şirketim güya testisleri küçültmeyen yeni bir steroid test ediyor ve işe son gelen ölçüm yapmak zorunda kalıyor. | Open Subtitles | شركتي تختبر سترويد جديد مفترض أن لا يقلل حجم الخصيات وأخر من يصل سيقوم بالقياس |
| Her gün limitlerimizi test ediyor içimizdeki iyilik ve kötülükleri dışarı çıkartıyor. | Open Subtitles | كل يوم تختبر حدود قدرتنا" "وتخرج الطيب والخبيث فينا |
| Evet. İnsanlarla bilgisayar arasında bir dağıtım sistemini test ediyor. | Open Subtitles | نعم كانت تختبر نظاما |
| Yazılımını test ediyor ve ilerlemesi için önünde duran kadını ortadan kaldırıyor. | Open Subtitles | يمكنه ان يختبر برامجه ويتخلص من المرأة التي تقف في طريق تقدمه |
| Oğlunuzun savunmasını sahte jüri önünde test ediyor. | Open Subtitles | وهو يختبر خطة دفاع ابنك أمام هيئة محلفين مزيفة |
| Usta yine üzerinde zehirleri mi test ediyor? | Open Subtitles | المُعلّم يختبر السموم عليك ثانيةً. |
| Sizi test ediyor, efendim. | Open Subtitles | إنه يختبرك يا سيدي |
| Milan bunları nasıl kaldıracağını denemek için seni test ediyor. Aşırı tepki verme. | Open Subtitles | (ميلان) يختبرك ليرى ردة فعلك لا تبالغ فيها إذاً! |
| Jigsaw seni test ediyor! | Open Subtitles | المجرم (جيغسو) عم يختبرك |
| Neden zaman böyle bizi test ediyor? | Open Subtitles | لما يختبرنا الزمن بهذه القسوة |
| Bizi test ediyor, yanıltıcı olmak istemem. | Open Subtitles | إنه يختبرنا و لاأريد أن أخطئ |
| Seni test ediyor olabilir. | Open Subtitles | ربّما هي تختبرك. |
| - Seni test ediyor d'Artagnan. - Kapa çeneni. | Open Subtitles | إنه يختبركَ فقط, "دارتانين". |
| Biri beni test ediyor. | Open Subtitles | بأن ثمة من يختبرني. |
| Kendini test ediyor ve bizi. | Open Subtitles | انه اختبار نفسه. ولنا. |
| Tanrılar bizi test ediyor. | Open Subtitles | لا، الآلهة تختبرنا ثانيةً |