| - Fırıncıda kimse Thornhill'in arkadaşını hatırlamıyor. | Open Subtitles | لا يوجد أحد في دكان الفطيرة يتذكر بان ثورنهيل كان لدية صجبة |
| - Thornhill buraya kendi başına geldi değil mi? | Open Subtitles | لقد اتي ثورنهيل هنا برغبتة أليس كذلك؟ |
| Ernest Thornhill casus değil, ama var olmadığı gerçeğinde haklısın. | Open Subtitles | (إرنست ثورنهيل) ليس جاسوساً، لكنّك مُحقّ حول حقيقة عدم وُجوده. |
| - İyi akşamlar Bay Thornhill. - İyi akşamlar. | Open Subtitles | "تصبح على خير سيد "ثورنيل تصبحين على خير |
| Benim adım Roger Thornhill. Başka bir adım da hiç olmadı. | Open Subtitles | "أسمى "روجر ثورنيل لم يكن شيئاً آخر من قبل |
| Thornhill şehrin her tarafında ankesörlü telefonları satın alıyor. Neden? | Open Subtitles | لقد كان يشتري (ثورنهيل) الهواتف العموميّة في أنحاء المدينة، لماذا؟ |
| Evet, Ernest Thornhill'in evine zorla giren çok tehlikeli birini ihbar etmek istiyorum. | Open Subtitles | أجل، أودّ التبليغ عن اقتحام لمنزل (إيرنست ثورنهيل) من قِبَل رجل شديد الخطورة. |
| Görünüşe göre Thornhill Kamu Hizmetleri işe alım çılgınlığı yaşamış. | Open Subtitles | يبدو أن صناعات "ثورنهيل" كانوا في أبتهاج للتوظيف |
| Thornhill mezarlığındaki ebedi istirahatına yatmadan önce. | Open Subtitles | قبل أن يرقد في سلام في المقبرة في أراضي "ثورنهيل" |
| Hastan Maggie Thornhill'i bu sabah... Oh, hayır. | Open Subtitles | لقد رأيت مريضتك(ماجي ثورنهيل) هذا الصباح |
| Şunu bil ki Freddie Thornhill sahnede, perdede ve televizyonda 50 yıldan fazladır çalıştı. | Open Subtitles | فليكن في علمكِ أن (فريدي ثورنهيل) قد عمل على المسرح والسينيمـا والتلفزيون لأكثر من 50 سنة. |
| Merhaba, Judi. Yine ben arıyorum, Freddie Thornhill. | Open Subtitles | مرحبــا يــا (جودي)، معك (فريدي ثورنهيل) مرة أخرى. |
| Neden Bay Thornhill'i ziyaret etmiyoruz? | Open Subtitles | إنّ بإمكاني إختراقهم، لكنّهم سيستغرقون وقتاً طويلاً. -لمَ لا نقوم بزيارة السيّد (ثورنهيل) شخصياً؟ |
| Bay Thornhill'in dediğine göre dün gece kaçırılıp buraya getirilmiş... ve kocanızın arkadaşları ona zorla alkol içirip arabayla yola bırakmışlar. | Open Subtitles | سيد "ثورنيل" أخبرنا أنة أحضر إلى هنا ضد إرادتة ليلة أمس وأجبر على شرب الخمر من قبل بعض أصدقاء زوجك وتركوة على الطريق |
| "Aynı gün Thornhill'in, çalıntı bir arabayı alkollü olarak kullanmaktan... | Open Subtitles | "أن فى ذلك اليوم السابق , ظهر "ثورنيل "فى محكمة شرطة "جيلين جوف |
| Garsona bakılırsa, Thornhill'le bayağı sohbet etmişsiniz. | Open Subtitles | النادل قال إنكى كنت منسجمة جداً "مع هذا الشخص "ثورنيل |
| Bu taraftan Bay Thornhill. Fazla zamanımız yok. | Open Subtitles | "هذا الطريق سيد "ثورنيل ليس لدينا متسع من الوقت |
| Savaş cehennemdir Bay Thornhill, soğuk bile olsa. | Open Subtitles | "الحرب جحيم سيد "ثورنيل حتى ولو كانت باردة |
| - Thornhill! - Emredin. | Open Subtitles | ثورنيل نعم سيدي |
| Güle güle Amy, Güle güle Lazlo. Thornhill'in kampanya menajerliğinden ayrılmış. | Open Subtitles | مع السّلامة، لازلو هو فقط تحرر من كونه مدير حملة ثرونيل |
| Evet, Bay Thornhill'le beraber oradaydım. Seni seçmeye aldı mı? | Open Subtitles | أجل، كنتُ هناك مع سيّد (ثورميل). |