| Yani evraklarını hazırlarım ve seni gönderirim ya da sana Tihar hapishanesinde bir yer ayırtırım. | Open Subtitles | اما ان ارتب لك اوراق لكى تعود او ارتب لك الاقامه فى سجن تيهار |
| Taneja kurtuldu ve o şu anda Tihar hapishanesinde. | Open Subtitles | الوزير تانيجا استطاع البقاء على قيد الحياه هو الان فى سجن تيهار |
| Tihar'a gidelim de bir sonraki pizzanı idam edileceğin gün yersin. | Open Subtitles | عندما تصل الى (تيهار)، البيتزا القادمة ستكون في يوم اعدامك |
| - Tihar hapishanesinde tanıştım onunla. | Open Subtitles | -لقد سبق و قابلته في سجن "تيهار " |
| - Tihar'dan bile kaçtı. | Open Subtitles | -كما أنه هرب مِن سجن "تيهار " |