| Sen tiz sesle cıyaklarsın. | Open Subtitles | جيد، أستعدي لكي تقومين بإطلاق تلك النبرة العالية |
| Sen tiz sesle cıyaklarsın. | Open Subtitles | جيد، أستعدي لكي تقومين بإطلاق تلك النبرة العالية |
| Oldukça nadirler Ama bizim işitme frekansımızın ötesinde tiz bir sesle kurbanlarını çağırıyorlarmış. | Open Subtitles | إنَّ وجودهن نادر جداً ولكنهُنَّ يصطدنَ ضحاياهن عن طريق نداء عالي النبرة صوت ما وراء الطبيعة يفوق قدرتنا على سماعه |
| Şimdi falseto (tiz erkek sesi) çoğu zaman pek kullanışlı olmayabilir, ama aralarında bir ses perdesi var. | TED | حدة الصوت العالية قد لاتكون مفيدة غالباً ولكن هناك حدة صوت متوسطة |
| O eski, tembel günler taşranın ılık, sessiz alacakaranlığı evlerden yükselen tiz, yumuşak zenci kahkahaları o günlerin altın sıcaklığı ve güvenliği. | Open Subtitles | أيام الكسل دفء الريف الجميل في الغسق وضحكات السود العالية الجميلة تاتي من بعيد |
| - Bir tiz havlama ve bir kalın havlama. - İki tiz havlama, efendim. | Open Subtitles | واحدة كالصرخة وواحدة كالنباح اثنان كالنباح |
| Rob, sesin tiz çıkmıyor. | Open Subtitles | روب,انت لا تفعل صوت الصرير. |
| Sonra tiz sesli şu çığlıkları duydum. | Open Subtitles | وبعد ذلك سَمعتُ هذه الصيحات العالية النبرة. |
| Herkes tiz bir çığlığın saldırganın kafasını karıştırmak için daha etkili olduğunu bilir. | Open Subtitles | الجميع يعلم أنّ الصرخة عالية النبرة أكثر فاعلية لأرباك المُهاجم |
| Onun sesi gibi yumuşak ve tiz değildi. | Open Subtitles | ليس مثل صوتها الذي كان ناعماً , عالي النبرة |
| Evet, tiz bir zil sesi gibi ama sadece sol kulağında değil mi? | Open Subtitles | إنه رنين عالي النبرة ولكنه ففط أذنك اليسرى |
| Teorilerinden biri de çok tiz frekansların yarasaları kaçırdığıydı. | Open Subtitles | واحدة منها كانت إصدار ترددات عالية النبرة لصد الخفافيش |
| Bukleleri var, çok tiz bir sesi var ve beni çağırıyor. | Open Subtitles | شعرها مجعد.. وصوت عالي النبرة, وهي.. تقوم بمناداتي |
| Yanıp sönen ışıklar ve tiz sesler nöbete yol açabilir. | Open Subtitles | الأضواء الوميضية و الأصوات العالية قد تسبب نوبات مرضية |
| Belki şu tiz notaları çıkarmana yardım eder. | Open Subtitles | لربّما قد يساعدك هذا في ضرب تلك النغمات العالية |
| Benim tiz notalar için yardıma ihtiyacım yok. | Open Subtitles | أنا لستُ بحاجة إلى مساعدة في ضرب تلك النغمات العالية |
| İki kalın, bir tiz ve bir kalın havlama. | Open Subtitles | اثنان كالصرخة وواحدة كالنباح وواحدة كالصرخة |
| - İşte böyle. - Bu tiz bir ses değil. | Open Subtitles | هذا هو بينغ,وليس الصرير. |