| Bir topuğunun üzerine oturmak suretiyle dışkılamaya çalışıyor ve aynı zamanda dışkılamayı engellemeye çalışıyormuş. | Open Subtitles | كانت تجلس على كعب قدم واحده ، محاوله التغوط و فى نفس الوقت تحاول منع نفسها من التغوط |
| Burda lanetlenmiş kral yatar Anibus'un ayak topuğunun yerinde bedeni de Aken'in arabasında ruhu ikisinin arasında. | Open Subtitles | هنا يكمن الملك الملعون تحت كعب انوبيس والجسم على عَبارة أكين |
| Sağ topuğunun ehil biri tarafından çok beğenildiğini duydum. | Open Subtitles | لقد تم إخباري بأن كعبها الأيمن هو محل احترام كبير من قِبل الخبراء |
| Sağ topuğunun ehil biri tarafından çok beğenildiğini duydum. | Open Subtitles | لقد تم إخباري بأن كعبها الأيمن هو محل احترام كبير من قِبل الخبراء |
| Sol ayağında topuğunun hemen üzerinde bir doğum lekesi var mı? | Open Subtitles | هل لديك وحمة على قدمك اليسرى تماما فوق الكعب ؟ |
| Sol ayağında topuğunun hemen üzerinde doğum lekesi olan küçük bir Fae kızıydı. | Open Subtitles | فتاة (فاي) صغيرة مع وحمة على قدمها اليسرى تماماً فوق الكعب |
| Askeri bir botun topuğunun arka kenarı ve bu. | Open Subtitles | آثر كعب حذاء عسكري و هذا |