| Bir dakika, biz turnede şarkıcılarız... | Open Subtitles | الآن، انتظري، نحن مغنيّان روحيّان في جولة و .. |
| Evet, Eric halen turnede. Ben boşum. | Open Subtitles | وايرك مازل فى جولة لذا انا غير مرتبطة ايضا |
| Mia mı? Evet, şu anda turnede, ama bu işimin olmadığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | ميا، نعم إنها في جولة الآن وهذا لايعني بأن عملي قد توقف |
| Hangisinden daha çok nefret ettiğimi bilmiyorum evde olmandan mı yoksa turnede olmandan mı? | Open Subtitles | .أنالا أعرفأيهماكرهتهأكثر. عندماكنتِفي البيت، أم حينما كنتِ في الجولة. |
| Bu adamlar kendilerini Metallica ile turnede olduklarını mı sanıyorlarmış? | Open Subtitles | هل يعتقدون بأنهم في جولة مع ميتليكا ؟ هل أنت معجب بموسيقى الميتال الثقيل ؟ |
| turnede ve seninle görüşmesi mümkün olur mu bilemiyorum. Ne oldu? | Open Subtitles | أنه فى جولة , وسأرى هل سيكون من الممكن.. |
| turnede ve seninle görüşmesi mümkün olur mu bilemiyorum. Ne oldu? | Open Subtitles | أنه فى جولة , وسأرى هل سيكون من الممكن.. |
| turnede olduğu için Portland'a gelmiş. | Open Subtitles | بورتلاند في جولة في كان فقط هو الحديث في وبدأنا |
| Neyse, bir süreliðine turnede olacak. | Open Subtitles | على أيّة حال، إنّه ذاهبٌ في جولة لفترة .. |
| turnede olduğumuzu onunla paylaştım. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أنك لم تخبرها اننا كنا في جولة |
| Sürekli turnede olan bir erkek arkadaşım var. Hiç görmediğim bir erkek arkadaş. | Open Subtitles | لدي صديق في جولة , صديق لا أراه بداً |
| Yalnızca bu kayıt için en az birkaç yıl boyunca turnede de olabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الذهاب في جولة... لعدة سنوات على الأقل، لأجل هذا التسجيل فحسب. |
| turnede Madie Slate'e geri vokal yapsaydı bir şansı olabilirdi. | Open Subtitles | يجب أن تكون في جولة (كمغنية احتياطية برفقة (مادي سليت |
| Onun turnede olduğunu zannediyordum. | Open Subtitles | . اعتقدت أنه من المفترض أن يكون في جولة |
| turnede bu adamla üç hafta beraber olacağım. | Open Subtitles | سأمضي 3 أسابيع في جولة مع هذا الرجل. |
| Yalnızca bu kayıt için en az birkaç yıl boyunca turnede de olabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الذهاب في جولة... لعدة سنوات على الأقل، لأجل هذا التسجيل فحسب. |
| Hayır. Belgeseliyle birlikte turnede. | Open Subtitles | لا، إنّه في جولة مع فيلمه التسجيلي. |
| Ben geldiğimde sen turnede olacaksın ama değil mi? | Open Subtitles | ولكنك ستكونين في الجولة عندما أعود أليس كذلك؟ |
| Ne kadar turnede olacaksın? Şu anda aylarca mı? | Open Subtitles | أقصد أنّك ستكون في الجولة لكم من الوقت، أشهر؟ |
| - turnede yani. | Open Subtitles | تقوم بالجولات الغنائية. |
| The Who'ya turnede klavye lazımsa veya Sonic Youth bir parçasına synth part istiyorsa... | Open Subtitles | احيانا كانت فرقه ذا هو تريده معهم في جولتهم او فرقه سونيك يوث, تريد شخص يعزف معهم |