| - Kalıp, nöbet tutacağım. - Dikkatli ol. Görmesi çok zor. | Open Subtitles | ــ سأبقي وأستمر في المراقبة ــ كن حذراً, من الصعب رؤيته |
| Christy ve kızlarla arabada olacağım zamana kadar bunu aklımda tutacağım. | Open Subtitles | سأبقي هذا في بالي بوجود كريستي و الأولاد معي في السيارة |
| - Merdiveni tutacağım, aşağıya in. - Yukarıda bir şey var, bakmam gerek. | Open Subtitles | سأمسك السلم , إنزل هناك شئ ما بالأعلى يجب أن أرى ما هو |
| Bir sürü hoş olmayan şey demek ve kendimi bundan uzak tutacağım. | Open Subtitles | حسناً، هذا يعني الكثير من الاشياء الغير جيدة والتي سأحتفظ بها لنفسي |
| Onu hayvanlara eziyetten içerde tutacağım ama cinayet için ilacın doğrulanması gerekecek. | Open Subtitles | سأبقيه بتهمة القسوة على الحيوانات ولكن بالنسبة للجريمة احتاج تأكيد على المخدرات |
| Seni oyunda tutacağım ama pası önüne atmayacağım. | Open Subtitles | هيا يا فرانك ، سأبقيك في اللعبة لكني لن أسهلها عليك. |
| Bunu kısa ve öz tutacağım. Bir kere söyleyeceğim. | Open Subtitles | هاري,سأجعل هذا الكلام مختصراً و حلواً و سأقولة مرة واحدة |
| Zamanını geçireceksin, Ben de gözümü burada Batı Nehri'ndeki şeylerde tutacağım. | Open Subtitles | ستفعل قتك، سأبقي عيني على أشياء هنا في نهر الغربية. |
| Temiz hava almanız için kapıyı biraz açık tutacağım. | Open Subtitles | , سأبقي هذا مفتوحاً حتى تتنفسوا هواءاً منعشاً , اتفقنا؟ |
| Benim için bunu yapar mısın? Terry'i telefonda tutacağım, söz veriyorum. | Open Subtitles | افعلي هذا من أجلي سأبقي تيري على الهاتف، أعدك |
| Mesela, gecenin yarısı bebeğimize biberon vermen gerekirse, sen gelene kadar yatağı sıcak tutacağım. | Open Subtitles | مثلاً، إن احتاج الطفل قارورة حليب في منتصف الليل سأبقي جانبكِ من السرير دافئاً حتّى تعودي |
| Taani'nin elini tutacağım ve dansla birlikte romans da başlayacak. | Open Subtitles | والان انا سأمسك بيد تاني بارتنر ونرقص برومانسية 5،6، 7،8 |
| Bu paneli önümde sabit tutacağım. | TED | سأمسك بهذه اللوحة التي أمامي، ولكنني لن أحركها. |
| Ama senin o güzel yüzünü... aklımda tutacağım ki... her küfür ettiğimde kenara bir sent ayırayım. | Open Subtitles | لكنني سأحتفظ بهذه الذكرى عن وجهك الحسن وأضع قرشاً كلما شتمت |
| Eh, kesinlikle çok memnunum. Sözümü tutacağım, Cedric, eğer sen de tutarsan. | Open Subtitles | أنا راضية تماماً سأحتفظ بوعدي سيدريك إذا احتفظت بوعدك. |
| Konuşma yapmayı pek beceremem bu nedenle kısa tutacağım. | Open Subtitles | انا لست جيداً في إلقاء الخطب, لذا, انا فقط سأبقيه قصيراً. |
| Seni rehin tutacağım. Postacı duyarlı adam. | Open Subtitles | سأبقيك للمُسَاوَمَة بك إنّ ساعيَ البريد ضعيفُ بهذه الطريقة. |
| Muhteşem.Bizi adaya götürmesi için bir otobüs tutacağım. | Open Subtitles | إنه رائع , سأجعل الحافلة تنقلنا للجزيرة |
| ve yapabildiğim kadar onları uzak tutacağım. | Open Subtitles | وانا سأبقيهم بعيدين عنا بقدر ما أستطيع |
| Ama mesele sen olunca, kesinlikle sözlerimi tutacağım. | Open Subtitles | لكن عندما يتعلق الأمر بك، سأفي بكلماتي بالتأكيد. |
| Güvenlik görevlileri tutacağım, ve bu güvenlik görevlilerinin ellerinde coplar olacak. | Open Subtitles | سأوظف حراسا للأمن يحملون عصياً وان وطأت قدمك الكنيسة |
| Bu defa, ölünceye kadar tutacağım. | Open Subtitles | هذه المرة، سأحفظ هذا الوعد حتى مماتي. |
| Efendi bana güvenebilir. Bir kadın gibi aziz tutacağım. | Open Subtitles | يمكن لسيدى أن يثق بى, سأبقيها فى ذهنى كإمرأة |
| Yarın, onu savunması için şehrin en iyi avukatını tutacağım. | Open Subtitles | غداً ، سأستأجر أفضل محامي في البلده للدفاع عنه |
| Tamam. Elini tutacağım. Dikkatli ol. | Open Subtitles | حسنا سامسك يدك ,بحذر و ماذا قلت لك بشأن البزه |
| Şimdi onun ellerini bırakırsan, ben tutacağım. | Open Subtitles | أحمق كبير الآن اذا تركت يدها أنا سأمسكها |