| tutukladığımız adam evine gelip Kara Pençe işareti olan ilan dağıtan birinden bahsetti. | Open Subtitles | الرجل الذي اعتقلناه قال شخص ما اتي لمنزله واعطاه نشره عن المخلب الاسود |
| tutukladığımız çocuğun babası. Evet, evet, onunla konuştuk. | Open Subtitles | والد الفتى الذي اعتقلناه نعم ، نعم ، تحدثنا إليه |
| Onu tutukladığımız sırada bir şey yutmuştu, hatırlıyor musun? | Open Subtitles | نعم, اتتذكر حين اعتقلناه وقام بابتلاع شيء ما؟ |
| Yani, adamı tutukladığımız gece ortalık karma karışıktı. | Open Subtitles | أقصد, لقد كان هناك فوضى في الليلة التي أحضرناه |
| Leroy'u tutukladığımız zaman ceplerinden ne çıkmıştı? | Open Subtitles | ماذا كان في جيوب " ليروي " عندما أحضرناه ؟ |
| Kardeşini tutukladığımız adam mı? - Evet. | Open Subtitles | ماذا،أهذا أخ ذاك الرجل الذي اعتقلناه ؟ |
| Bugün tutukladığımız adam da aralarında. | Open Subtitles | الفتى الذي اعتقلناه اليوم موجود بينهم. |