| Hayret ve gizem şununla ilgili ki hepimiz bu sabah uyandık ve ona yeniden sahip olduk şuurlu zihinlerimize inanılmaz biçimde dönüşüne. | TED | التساؤل في الحقيقة اننا جميعا قد استيقظنا في هذا الصباح ومعنا كذلك عودة عقلنا الواعي الرائع |
| Birden başladı. Bir sabah uyandık ve etraftaydılar. | Open Subtitles | لقد حدث فحسب، استيقظنا ذات صباح فوجدناهم |
| 13 yıl sonra bir sabah uyandık ve baktık ki duygular bitmiş. | Open Subtitles | استيقظنا ذات يوم بعد 13 سنة و المشاعر قد اختفت |
| "Sabah erken saatlerde, şiddetle vurulan kapının sesiyle uyandık." | Open Subtitles | في الصباح إستيقظنا منفعلين بطرقات على الباب |
| Törenin sonunda Sara'yı öptüm, ve sonra hepimiz evde uyandık. | Open Subtitles | قبلت ساره في نهاية الحفل وبعد ذلك كلنا إستيقظنا في المنزل |
| Bir gece uzun bir zaman önce bir telefon sesiyle uyandık. | Open Subtitles | فيأحدىالليالي... منذُ زمن بعيد، لقد أستيقظنا على جرس الهاتف. |
| Neredesiniz çocuklar? Bilmiyorum! Şehirde pis bir odada uyandık... | Open Subtitles | لا أعرف، لقد استيقظنا بغرفة لعينة في مدينة ما |
| Ben sadece... En son ne zaman birlikte uyandık, hatırlamıyorum. | Open Subtitles | كلُّ ما بالأمر، أنّي لا أتذكّر آخر مرّةٍ استيقظنا فيها معاً. |
| Bizde tıpkı senin gibi uyandık. Kim olduğumuzu ya da buraya neden geldiğimizi bilmeyerek. | Open Subtitles | جميعُنا استيقظنا مثلك تمامًا، بلا إدراك لهويّاتنا أو كيفيّة وصولنا هنا. |
| Hepimiz senin gibi kim olduğumuzu ve buraya nasıl geldiğimizi bilmeyerek uyandık. | Open Subtitles | {\fnArabic Typesetting}جميعُنا استيقظنا مثلك تمامًا، بلا إدراك لهويّاتنا أو كيفيّة وصولنا هنا. |
| Artık Kurtarıcı olmasına gerek yok, biz uyandık. | Open Subtitles | لا، لا داعي لتصبح مخلّصة بعد الآن، فقد استيقظنا |
| Bizi dışarıda tutamaz. Yani, biz bu sabah Rusyada mı uyandık? | Open Subtitles | ... انا اعني هل استيقظنا في روسيا هذا الصباح ؟ |
| Bir sabah uyandık, duş aldık kahvaltı yaparken, dedi ki: | Open Subtitles | يوماً ما استيقظنا صباحاً و أخذنا حمامنا المعتاد و عند الفطور قالت لي ".. أحمد" |
| Seni bulmadan yarım saat önce hepimiz bu evde uyandık. | Open Subtitles | لقد إستيقظنا في هذا المنزل قبل نصف ساعة من وجودك, وكانت هيّ هنّا |
| "Gecenin bir yarısında patlama sesiyle uyandık." | Open Subtitles | إستيقظنا في منتصف الليل على صوت إنفجار |
| Biz sadece burada uyandık. Neler olduğundan haberimiz yok. | Open Subtitles | نحن فقط إستيقظنا هنا نحن لا نعرف ما حدث |
| Adamın teki sizi kasabaya kadar bırakırım dedi, sonra bir uyandık ki buradayız. | Open Subtitles | هذا الرجل قال أنه سوف يرشدنا إلى البلدة و... ومن ثمّ أستيقظنا هنا عوضًا عن ذلك. |
| Bir sonraki gün Viyana'da uyandık. | Open Subtitles | لقد صحونا الليلة التالية بفيينا |
| Bu belalı yüzünden uyandık, ama onun umrunda bile değil bu! | Open Subtitles | لقد أيقظنا هذا الجرينوجو التعيس ولم يكترث بما قعل |
| Sonunda uyandık. | Open Subtitles | نحن أخيراً يقظون |
| Neden uyandık ki? Hadi tekrar uyuyalım. | Open Subtitles | لماذا بحق الجحيم نحن مستيقظون لنرجع للنوم |
| Son birkaç gün içinde bir lanetten kurtulduk, tamamıyla yeni bir krallıkta uyandık ve son bir yılda yaşadıklarımızı unuttuk. | Open Subtitles | خلال الأيّام القليلة الماضية نجونا مِنْ لعنة واستيقظنا في مملكة جديدة كلّيّاً ونسينا عاماً مِنْ حياتنا |