| uyandım ve kendimi sokağımızın en sonundaki köşede dururken buldum. | Open Subtitles | استيقظت و وجدت نفسي واقفة في الزاوية في نهاية شارعُنا. |
| Sanki uyandım ve... her şey bitmiş. | Open Subtitles | كما لو انني استيقظت .. و والآن كل شئ انتهى |
| Galiba beş, beş buçuk gibi uyandım ve herkesi uyandırdım. | Open Subtitles | استيقظت في ال 5 أو ال5: 30 و أيقظت الجميع كل الفريق |
| Tek bildiğim uyandım ve tekrar senin yanına geldim. | Open Subtitles | ...أنا فقط أعرف بأنني إستيقظتُ و وجدتُ طريقي بالعودة إليكِ |
| Ertesi sabah uyandım ve acayip kasvetli bir durumdaydım. Ve aklıma gelen tek şey Sir Ranulph Fiennes idi. | TED | واستيقظت في الصباح التالي و كنت في حالة اكتئاب. و كل ما كنت استطيع التفكير فيه هو السيد رانلف فينيز. |
| Bulamadığım için seni arayarak uyandım ve yüzüm gözyaşlarından sırılsıklamdı. | Open Subtitles | استيقظت وأنا أناديك لأني لم أجدك فوجدت وجهي مبللاً بالدموع |
| 3 Ay Sonra Geçtiğimiz pazar çok enerjik uyandım ve koşuya çıktım. | Open Subtitles | "بعد ثلاثة أشهر" يوم الأحد الماضي استيقظت وكان لديّ الكثير من الطاقة |
| Sonra banyonun zemininde uyandım ve bazı sesler duydum. | Open Subtitles | استيقظت و انا على الارض وسمعت بعض الاصوات صوتان |
| Sonra banyonun zemininde uyandım ve bazı sesler duydum. | Open Subtitles | استيقظت و انا على الارض وسمعت بعض الاصوات |
| O gün uyandım ve 28. elbisemi giydim. | Open Subtitles | ذلك اليوم استيقظت و لبست فستاني الثامن والعشرين |
| O gün uyandım ve 28. elbisemi giydim. | Open Subtitles | ذلك اليوم استيقظت و لبست فستاني الثامن والعشرين |
| Biliyorsun, hatırlıyorum da Emily birkaç aylıkken bir gece uyandım, ve bebek monitöründen sesini duyduğumu sanmıştım. | Open Subtitles | تعلم , أتدكر عندما كانت ايميلي تبلغ من العمر بضعة شهور استيقظت في احد الليالي واعتقدت انني سمعتها تبكي |
| Gecenin bir yarısı uyandım ve sanırım buldum. | Open Subtitles | لقد استيقظت في منتصف الليل وأظن أنني وجدت الحل |
| Sonra birkaç ay önce nedendir bilinmez, sabah uyandım ve geri dönmüştü. | Open Subtitles | ومنذ شهرين لا أدري لماذا استيقظت في الصباح |
| uyandım ve yanımda yoktun. | Open Subtitles | لقد إستيقظتُ و أنتَ لم تكن موجود |
| uyandım ve sen yoktun. | Open Subtitles | إستيقظتُ و لم تكوني موجودّة هنا. |
| Bir gün uyandım ve çok mutsuz olduğumu farkettim. | Open Subtitles | واستيقظت يوما من الايام وأدركت بأنّني كنت بائس. |
| Ben de bir gün uyandım ve resim yapamadığımı, heykel yapamadığımı ve çizemediğimi fark ettim. | Open Subtitles | واستيقظت في احد الايام ولاحظت انه لم يعد بامكاني الرسم او النحت او التلوين |
| Onu tutarken ve çığlık atarken uyandım ve oraya nasıl geldiğimi hatırlamıyorum. | Open Subtitles | واستيقظت وانا ممسكة بها واصرخ ولا اعرف كيف وصلت الى هناك. |
| Ertesi sabah uyandım ve beni... değiştirmeye kararlı psikiyatristin büyüsünün etkisinde aceleyle ofisine gittim. | Open Subtitles | في الصباح التالي, استيقظت وأنا, الشخص الذي كان تحت تأثير نوبة من الانكماش والتي من خلالها صممتُ على التغير, |
| Bir sabah uyandım ve o koca adamın annemi becerdiğini gördüm. | Open Subtitles | في صباح أحد الأيام استيقظت وكان هناك رجل متأنق كبير فوق والدتي |