Umarım uyarısını ciddiye alır ve biraz olsun yavaşlamaya başlarsın. | Open Subtitles | اتمنى ان تأخذي تحذيره على محمل الجد |
Belki de uyarısını dikkate almalıydın. | Open Subtitles | -كان عليك ان تنتبه الي تحذيره . |
Her nasılsa, "uykulu göz" alkol uyarısını "kırpan göz" tavsiyesi olarak anlamıştı. | Open Subtitles | و مع ذلك, لم تفهم التحذير الكحولي للعين الخدرة بل فهمت أنه أقتراح لشرب الحكول |
Riske giremem. Sen son iki dakika uyarısını gönder, ben de süreyi kısaltayım. | Open Subtitles | لا يمكنني تحمّل أي مخاطر أرسلي التحذير بأنه تبقى دقيقتين على الموعد |
Bunu, herkesin öldüğünü zannetmesinden 17 gün sonra vücudunun biyoritmik bir sinyal gönderdiği uyarısını alınca fark ettim. | Open Subtitles | أدركته فقط بعد 17 يوم ...من فنائك الظاهر عندما أنذرني نبض... إحيائي وحيد يناسب توقيعك |
Bunu, herkesin öldüğünü zannetmesinden 17 gün sonra vücudunun biyoritmik bir sinyal gönderdiği uyarısını alınca fark ettim. | Open Subtitles | أدركته فقط بعد 17 يوم ...من فنائك الظاهر عندما أنذرني نبض... إحيائي وحيد يناسب توقيعك |
Ama uyarısını dinlemedim. | Open Subtitles | ولكني لم أستمع إلى تحذيره... |
Kaptan Flint'e ulaştırılacak olan.. ..valinin limanı kapatmış olduğu uyarısını. | Open Subtitles | التحذير الموجه إلى القبطان (فلينت) عن سد الحكومة للميناء |