| Güzel. Çünkü eğer istemeseydin, seni Uykunda öldürmek zorunda kalacaktım. | Open Subtitles | جيد ، إن لم تفعل يجب على قتلك أثناء نومك |
| Dün gece Uykunda seni vurmayı planlıyordum. Hiç komik değil. | Open Subtitles | لقد كنت أخطط أن أرديكِ أثناء نومك في الليلة الماضية |
| Uykunda mı yürüyorsun? Seni gördüğüme sevindim. | Open Subtitles | تبدو كأنك تمشي وأنت نائم إنني سعيد جداً لرؤيتك |
| Belkide sinirlerimizi bozmak için yada sadece seni Uykunda becermek için. | Open Subtitles | ربّما ليفلت أعصابك أو ربّما يرجع ليمارس الجنس معكى في نومك. |
| Bak, dün gece... Uykunda konuşuyordun. Ne olduğunu bilmiyorum. | Open Subtitles | اسمع , الليلة الماضية كنت تتحدث أثناء النوم |
| Yemin ederim, canımı sıkmayı kesmezsen Uykunda kafanı tıraş ederim. | Open Subtitles | أقسم لو لم تتوقفى عن إزعاجى سأحلق شعر رأسكِ وأنتِ نائمة |
| Onlar seni Uykunda boğmadan önce. | Open Subtitles | أن تقطعهم من جذورهم واحداً تلو الآخر قبل أن يخنقوك في منامك |
| - Kendimi kontrol edemedim. - Uykunda yürüyorsun, rüya bu. | Open Subtitles | ـ لم أستطع التحكم في نفسي ـ أنتي تحلمين، تمشين أثناء نومكِ |
| - Uykunda mı yürüyordun? | Open Subtitles | ـ تمشي أثناء نومك ؟ ـ هذا كل ما كنت أفعله |
| Dün gece uyuyamadım, Uykunda konuşuyordun. | Open Subtitles | جلست بجوارك ليلة أمس ، كنت تتكلمين أثناء نومك |
| Dün gece Uykunda seslendiğini duydum. | Open Subtitles | سمعتك وأنت تكلم شخص ما أثناء نومك ليلة أمس. |
| Ve sonra Uykunda sessizce göçüp gitmeden önce üçüncü torun çocuğun olacak. | Open Subtitles | ثم حينها ستحظين بحفيدك الثالث قبل أن تموتي أثناء نومك, هل تكفيك هذه المعلومات؟ |
| Bir sene geçmesine rağmen başkasıyla birlikte olmamışsın. Uykunda kollarına atılıyorsun. | Open Subtitles | لم تمارسي الجنس مع أحد لمدة عام تسيرين أثناء نومك إلى حضنه |
| Eğer hastalarımı öldürmekten vazgeçmezsen ve ben de organlarını düzgün alamazsam, inan bana seni Uykunda öldürürüm! | Open Subtitles | لو لم تتوقف عن قتل مرضاي فلن يمكنني الحصول على أعضائهم سليمة وفي هذه الحالة صدقني سأقتلك أثناء نومك |
| Almaya devam edersen, Uykunda sikini keserim, anlaştık mı? | Open Subtitles | إذ اخذت المزيد سأقطع قضيبك وأنت نائم ،هل تفهم ؟ |
| Bunu Uykunda bile yapabildiğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت أنّك قلت أنّك تستطيع فعل هذا وأنت نائم. |
| Dün gece Uykunda öldün, ve bu yüzden Julie'yi görebiliyorsun. | Open Subtitles | لقد متَ في نومك ليلة البارحة ولهذا السبب رأيت جولي |
| Sana acı veren dişi çekiyorum. Uykunda inleyip duruyorsun, bu yüzden ben de mumyalarla ilgili rüyalar görüyorum. | Open Subtitles | انت لا تتوقف عن الأنين في نومك وهذا يجعل احلام المومياء تاتيني |
| Uykunda yürüyüp düşmüşsün gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدوا أنك مشيتَ أثناء النوم و وقعت ففقدتَ الوعى. |
| Belki de artık Uykunda bile imge görüyorsundur. | Open Subtitles | ربما الآن، يمكنكِ مشاهدة الرُّؤى أثناء النوم |
| Atış isabetlerini gördüm. Bu atışı Uykunda bile yapabilirsin. | Open Subtitles | لقد رأيتُ تقديراتكِ، بإماكنَكِ فعل تلك الضربة، وأنتِ نائمة |
| Uykunda kendinden 3. bir kişi gibi bahsediyorsun. | Open Subtitles | لقد كنت تتحدث في منامك عن نفسك كالـشخص الثالث |
| Uykunda New York'a ışınlanıp onu öldürdüğünü düşünmüştüm. | Open Subtitles | اعتقدكِ انتقلتِ آنياً أثناء نومكِ إلى نيويورك و قمتِ بقتلها |
| Uykunda yürüyorsun demek | Open Subtitles | السير و أنت نائم ؟ هل أذيتَ نَفسك من قَبل ؟ |
| Bir an Uykunda öldün sandım. | Open Subtitles | ساورني الظن أن المنيّة ستوافيكَ أثناء نومكَ. |
| Ve bu odada üç dört gündür Uykunda homurdanıp durdun. | Open Subtitles | فتم نقلك الى تلك الغرفة من اربعة ايام وكنت تثرثر اثناء نومك |
| Gecenin bir yarısı çığlık atarak uyanırlar, seni Uykunda boğmaya çalışırlar. | Open Subtitles | يستيقظو في منتصف الليل ليصرخوا يحاول أرعابك خلال نومك |