| Altmışlı yıllarda Uyuşturucu hakkında şarkı yapılamazdı. | Open Subtitles | كما تعرفون، فإن هذه الأغنية من الستينات حينما لم يكن بمقدورك أن تغني عن المخدرات |
| Bakın çocuklar, Uyuşturucu hakkında söyleyeceklerim bu kadar. | Open Subtitles | ،اسمعوني يا أطفال هذا كل ما سأقوله عن المخدرات |
| Uyuşturucu hakkında konuşmak doğru değildi. | Open Subtitles | ليس من المفترض أن أتحدث عن المخدرات هذا ليس صحيا |
| Arabada saklanan Uyuşturucu hakkında doğru gelmeyen şeyler var. | Open Subtitles | ثمة أمر لا أصدقه بشأن المخدرات التي عثر عليها بالسيارة |
| Eğer herkesin söylediği kadar dürüst biriyse, muhtemelen Uyuşturucu hakkında birşey bilmiyordu. | Open Subtitles | إن كان صادقاً كما يقول الجميع أنه كان كذلك، فمن الممكن أنه لم يعلم بشأن المخدرات |
| Seninle Uyuşturucu hakkında konuşmamız gerek. | Open Subtitles | جــاكي يَجِبُ أَنْ نناقش تعاطيك المخدرات |
| Dönene kadar Uyuşturucu hakkında konuşmayacaksınız. | Open Subtitles | لا مزيد من التكلم عن المخدرات لباقي هذه الرحلة |
| Sahil güvenlik, ülkemize gelen Uyuşturucu hakkında bilinen istihbaratın sadece %25'inde harekete geçebiliyor. | TED | فليس بوسع خفر السواحل سوى التعامل مع 25% من المعلومات المتوفرة لديهم عن المخدرات التي تدخل البلاد، |
| Uyuşturucu hakkında hiçbir şey söylemedi. Yemin ederim. | Open Subtitles | لم يذكر أي شيء عن المخدرات أقسم بذلك |
| Haydi dostum ama sen Uyuşturucu hakkında konuşuyorsun. | Open Subtitles | هيا يا رجل ، أنت تتحدث عن المخدرات |
| - Uyuşturucu hakkında konuşmayacağız. | Open Subtitles | - لَن نتكلّم عن المخدرات |
| Seninle Uyuşturucu hakkında konuşmamız gerek. | Open Subtitles | جــاكي يَجِبُ أَنْ نناقش تعاطيك المخدرات |