| Seninkiler mi? Şu polisken söğüşlediğin uyuşturucu satıcılarını mı diyorsun? | Open Subtitles | انت تعنى تجار المخدرات التى سرقتهم عندما كنت رجل شرطى. |
| Önce uyuşturucu satıcılarını suçladı. O fos çıkınca,... | Open Subtitles | أولا تجار المخدرات فعلوا ذلك عندما لم يجدي ذلك نفعا |
| Mesele şu: bu ekibi sadece uyuşturucu satıcılarını yakalamak için kurmadık. | Open Subtitles | لكن الحقيقة هي أننا لم ننشئ هذه الوحدة لنسجن تجار المخدرات فقط |
| uyuşturucu satıcılarını çiftlikten uzak tutabilirsek şayet. | Open Subtitles | الآن يمكننا أبقاء تاجر المخدرات بعيداً عن الماشية |
| Şimdi, etrafta 5 mil içinde yer alan bütün uyuşturucu satıcılarını ve keşleri istiyorum uyuşturucuyu onlara temin edeni bulmak için. | Open Subtitles | والأن أريد أن تجدوا كل موزع مخدرات ومدمن فى الأرجاء أريد أعرف من مموله |
| Geçimini uyuşturucu satıcılarını vurup soyarak sağlıyor. | Open Subtitles | معيشة جعل شخص ما تجّار المخدّرات المحليّون المغطّيون. |
| uyuşturucu satıcılarını temsil etmiş, ünlü bir mafya avukatı. | Open Subtitles | محامي المافيا الشهير الذي يمثل أيضا العديد من تجار المخدرات |
| uyuşturucu satıcılarını soyuyor esnaftan haraç kesiyorlardı. | Open Subtitles | كان يدمر تجار المخدرات عن طريق ابتزاز التجار |
| uyuşturucu satıcılarını mı? | Open Subtitles | تجار المخدرات ؟ العاهرات ؟ |
| Biz uyuşturucu satıcılarını bilen muhbirler kullanırız. | Open Subtitles | -نستخدم مخبرين يعرفون تجار المخدرات |
| Tüm tefecileri, bahisçileri, uyuşturucu satıcılarını. | Open Subtitles | سنقوم بالقبض على كل من يعمل بالربى كل مراهن, كل تاجر المخدرات |
| Çin lokantasında uyuşturucu satıcılarını öldürmedin mi? | Open Subtitles | ألمَ تقتل تاجر المخدرات في المطعم صيني؟ |
| Şehirdeki tüm uyuşturucu satıcılarını ve polisleri kızdırıp paçayı kurtaracağını mı düşünüyordun? | Open Subtitles | مالذي جعلك تفكر انت تغضب كل موزع مخدرات وشرطي في المدينه |
| Washington Heights'taki uyuşturucu satıcılarını sokaklardan uzaklaştırmaya çalışıyorlardı | Open Subtitles | كانوا يحاولون إخراج تجّار المخدّرات من الشوارع في "واشنطن هايتس" |