| Klinik sahibinin bize söylediği uyuşturucu satıcısından ne haber? | Open Subtitles | في بضع ساعات. ماذا عن تاجر مخدرات العيادة مدير التشغيل على ؟ |
| Bu para, kendisini korumak amacıyla bir uyuşturucu satıcısından gelmiştir. | Open Subtitles | إنه مال مستمد من تاجر مخدرات يحاول حماية موظفيه |
| Reese Feldman pis bir uyuşturucu satıcısından başka bir şey değil. | Open Subtitles | ريس فيلدمان ليس أكثر من تاجر مخدّرات كبير حقيقي |
| Bir uyuşturucu satıcısından 100 bin dolar çaldı. | Open Subtitles | لقد سرقتْ 100 ألف من تاجر مخدّرات. |
| Babam, bir uyuşturucu satıcısından rüşvet almayı reddettiği zaman kafasına bir kurşun sıkılmış halde bulundu. | Open Subtitles | عندما رفض أبي تلقي الرشاوي قام تاجر مُخدرات بإطلاق النار عليه |
| Seni öldürmek isteyen uyuşturucu satıcısından kaçmak için Cant'e kaydolmuşsun. | Open Subtitles | وإنضممت إلى " كانتربيري " للفرار من تاجر مُخدرات كان يود قتلك |
| Kendall size hiç Felix Bana adında... bir uyuşturucu satıcısından söz etmiş miydi? | Open Subtitles | هل ذكرت لك كندال قط مروج مخدرات اسمه فيلكس بانا؟ أوكي.. |
| Onu bir uyuşturucu satıcısından kurtardın, sonra biri onu havaya uçurmaya kalktı. | Open Subtitles | أنت بالكاد أنقذتها من مروج مخدرات في حين أنّ هناك من حاول تفجيرها. |
| Korkarım sıradan bir uyuşturucu satıcısından farkınız yok. | Open Subtitles | أخشى أنك لست أكثر من تاجر مخدرات عادي |
| Görünüşe göre Stringer Bell uyuşturucu satıcısından bile beter. | Open Subtitles | يبدو أن (سترينغر بل) هو أسوء من مجرد تاجر مخدرات |
| Bir uyuşturucu satıcısından aldım. | Open Subtitles | من تاجر مخدرات |
| Kaybolan bir uyuşturucu satıcısından hediye. | Open Subtitles | إنها هدية، من مروج مخدرات قد اختفى |