"uyuşturulmuş" - Translation from Turkish to Arabic

• تخديره
• مخدرة
• التخدير
• ومخدرا
• مخدرا
• مخدره
• تخديرنا

Ama sonra öğrendik ki uyuşturulmuş.
وبعد ذلك، بالطبع علِمنا أنَّه قد تم تخديره

Kemik iliği deneyi çok acı vericidir ve aşırı derecede uyuşturulmuş durumda.
تجربة نخاع العظم شديدة الألم وقد تم تخديره بجرعات كبيرة

uyuşturulmuş şekilde tutulduğu yerden kaçtıysa.... ...sanırım orası çok uzakta değil.
وإذا كانت تتسكع هنا مخدرة فلابدوأنهاهربت... أتوقع من مكان قريب

Gözün uyuşturulmuş olduğundan hiçbir şey hissetmeyeceksin.
لن تشعر بها العين مخدرة

Gidebilirsiniz ama uyuşturulmuş durumda.
يمكنكم رؤيته ولكنه تحت التخدير

Tamamen bağlanmış, tamamen uyuşturulmuş bir hastanın... şu hava menfezinden çıkıp ızgarayı yerine taktığını... ve havalandırma sisteminin içinde sürünerek kaçtığını mı söylüyorsun?
حسنا ، أتحاولين اخبارى انه كان مقيدا باحكام ومخدرا وقد هرب بطريقة ما وخلف ذلك وراءه ومن ثم دخل الى نظام التهوية

Yapmış olsaydık, hasta saatler önce uyuşturulmuş olacaktı, bu da karısına saldırmasını önleyecekti.
لو فعلنا لكان المريض مخدرا قبل ساعات و لن يكون قادرا على التصرف مثل كريس براون معها

uyuşturulmuş. Hiçbir şey hatırlayamıyor ama zarar görmemiş.
مخدره ولاتتذكر شيئاً ولكن لم تصب باي أذى

Nöbetçi uyuşturulmuş ve bilinci kayıp halde bırakılmış.
تم تخديره الحارس وترك فاقدا للوعي.

Ve tamamen uyuşturulmuş muydu?
وهل تم تخديره ؟

-Ama uyuşturulmuş da.
لكن قد تم تخديره أيضاً

uyuşturulmuş.
لقد تم تخديره..

Yani ablam götür uyuşturulmuş vardı.
لذا أختي كان لي تخديره جديد

Telefondaki ses bir yere kapatılmış ve uyuşturulmuş gibiydi.
و كأنها محتجزة و انها مخدرة

Kız kesinlikle uyuşturulmuş.
كانت مخدرة بالتأكيد.

- uyuşturulmuş mu?
حسنا ,هل كانت مخدرة ؟

Kahrolası bir tankın içinde uyuşturulmuş halde!
‫مخدرا في خزان لعين!

uyuşturulmuş ve sıkıca bağlanmış.
مخدره كليا ومقيده فى كرسى

Kusmanızı da sağlıyordu. Sanırım uyuşturulmuş olabiliriz.
تجعلك تندفع أيضاً، أعتقد أنه قد تم تخديرنا.