| Böylece senin tavsiyene uyup gemimi pozitiflikle sürdüm. | Open Subtitles | لذا أخذت بنصيحتك واتّجهت بسفينتي إلى بر التفاؤل |
| Ve senin tavsiyene uyup Brooklyn'e geldim. | Open Subtitles | ماذا تفعلي هنا؟ رايتشل وأخذت بنصيحتك ان آتي الى بروكلين في بعض الاوقات |
| Kurallara uyup, birine hayat hediye edebilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيعين إتباع القواعد و تحافظين على هبة الحياة ؟ |
| Oyunun kurallarına uyup, birine hayat verebilecek misin? | Open Subtitles | هل تستطيعين إتباع القواعد وتحافظين على هبة الحياة ؟ |
| Tavsiyene uyup, lafı dolaştırmayacağım. | Open Subtitles | سوف آخذ بنصيحتكِ ولن أتحدث إليها مُباشرة |
| Yeğenimin tavsiyeme uyup burada gittiğini sanmıştım. | Open Subtitles | أعتقدتُ أنّ ابن اخي سيأخذ بنصيحتي ويبتعد |
| Evet, Dr. Twitchell, kanaatinize göre çiftimiz Jack Fuller ve Joy McNally, mahkemenin verdiği karı koca olarak yaşama kararına uyup evliliklerini korumak için hiçbir çaba içinde bulundular mı? | Open Subtitles | في رأيكي , هل قام الزوجين "جاك فوللر"و"جوي ماكنيللي" بإطاعة أمر المحكمة والعيش معا كزوج وزوجة... وهل تعتقدين أنهم حاولوا جديا أن يتموا الزواج؟ |
| Plana uyup sadece çekirdeği kapatmalıyız. | Open Subtitles | يجب أن نتبع الخطة وندمر قلب السفينة. |
| Böylece senin tavsiyene uyup gemimi pozitiflikle sürdüm. | Open Subtitles | لذا أخذت بنصيحتك واتّجهت بسفينتي إلى بر التفاؤل |
| O yüzden döndüğümüzde tavsiyene uyup iş bulacağım. | Open Subtitles | ولهذا عندما نرجع سأخذ بنصيحتك وسأجد عملاً |
| Tavsiyenize uyup evde daha çok işe el atmaya başladım. | Open Subtitles | قررت الأخذ بنصيحتك وأساعد قليلاً بالمنزل |
| Yani, o zaman, neden kendi tavsiyene uyup bırakmıyorsun? | Open Subtitles | اذاً لم لا تأخذ بنصيحتك وتدعها تمضي ؟ |
| Tavsiyene uyup sana odaklandım. | Open Subtitles | لقد قررتُ بأن أأخذ بنصيحتك وأركز عليك. |
| Şimdi kendi tavsiyene uyup kalbindeki kıyafeti değiştirmelisin. | Open Subtitles | انظر, يجب ان تعمل بنصيحتك وتغير مظهرك... في قلبك. |
| Talimatlara uyup ileri harekat üssüne gitmeliydim. | Open Subtitles | كان عليّ إتباع الإرشادات والإتّصال بمركز العمليات مِن قبل. |
| İç güdülerime uyup ilk karşılaştığımızda seni kovmalıydım. | Open Subtitles | كان يجب علي إتباع تخميني, وقمت بفصلك عندما التقينا أول مرة. |
| - Ve işe koyulalım! - Tavsiyene uyup onu sattım. | Open Subtitles | لقد عملتُ بنصيحتكِ و بعت الزي على الانترنت |
| Tavsiyene uyup görmezden geleceğim. | Open Subtitles | سأعمل بنصيحتكِ و أتجاهله |
| Tavsiyene uyup Zack'i baştan çıkarmayı denedim, ...oysa beni reddetti. Ne? | Open Subtitles | لقد أخذت بنصيحتكِ وحاولت إغواء (زاك) وقد رفض |
| Tavsiyeme uyup kimseyle konuştun mu? | Open Subtitles | هل اخذت بنصيحتي وتحدثت مع احدهم؟ |
| Tavsiyeme uyup daha özel dikilmiş bir şeyler giymişsin. | Open Subtitles | انا ممتنة لرؤيتك اخذتي بنصيحتي |
| Sende tavsiyeme uyup Vogue Polonya almışsın. | Open Subtitles | أرى أنك سمعت بنصيحتي وحصلت البولندية Vogue على نسخة من مجلة. |
| Doktor Twitchell, sizin fikrinize göre çift Jack Fuller ce Joy McNally mahkeme kararına uyup karı-koca olarak birlikte yaşayıp evliliğe gerekli özeni gösterdiler mi? | Open Subtitles | لنرى دكتورة "تويتشيل"... في رأيكي , هل قام الزوجين "جاك فوللر"و"جوي ماكنيللي" بإطاعة أمر المحكمة والعيش معا كزوج وزوجة... وهل تعتقدين أنهم حاولوا جديا أن يتموا الزواج؟ |
| Bence senin fikrine uyup buradan defolup gidelim. | Open Subtitles | أخمن أنه يجب أن نتبع فكرتك ونخرج من هنا |