| Seksenlerdeydik, soğuk savaş henüz bitmekten çok uzaktı. | Open Subtitles | فى الثمانينيات كانت الحرب الباردة بعيدة عن النهاية |
| 80'lerde soğuk savaş çözülmekten çok uzaktı. | Open Subtitles | فى الثمانينيات كانت الحرب الباردة بعيدة عن البال |
| Kepler zamanındaki gerçek dünya ise mükemmelikten çok uzaktı. | Open Subtitles | لكن العالم الحقيقي فى زمن كيبلر كان بعيداً كل البعد عن الإتقان والمثالية |
| Elbette. Uzun zamandır uzaktı, onu tanımakta zorlanacaksın. | Open Subtitles | لقد كان بعيداً لفترة طويلة لا بد وأنك بالكاد تعرفينه. |
| Ama bu planlar aptalca ve gerçeklerden uzaktı. | Open Subtitles | لكن كل هذه الأحلام كانت ببساطه ضرباً من الحماقه و بعيده تماماً عن الواقع |
| Mızmızlanmayı bırak. O düğmeden çok uzaktı. | Open Subtitles | توقف عن التصرف كالأطفال فلقد كانت بعيده كل البعد عن المفتاح |
| Sakin ol, Lex. Proje yasal olmayabilir ama tamamıyla gözden uzaktı. | Open Subtitles | إهدأ يا (ليكس) قد يكون (أبليكور) غير شرعي لكن لا أحد يعرف به بتاتا |
| Yoluma çok uzaktı bu yüzden asla cesaret etmedim. | Open Subtitles | إنها كانت بعيدة عن طريقي. لذا، إنني لم أجرء أبداً. |
| Şimdi, bu reformlar mükemmel olmaktan çok uzaktı. | TED | هذه الإصلاحات كانت بعيدة عن المثالية. |
| Buradan epey uzaktı. | Open Subtitles | لقد كانت بعيدة عن هنا. |
| Çok uzaktı. | Open Subtitles | انها بعيدة عن ذلك |
| Çok uzaktı! Sanki onu düşüncemle falan hareket ettirdim... | Open Subtitles | ...ــ رأيتك تلمس ــ لا، كان بعيداً جداً، كما لو أنني أبعدته بذهني |
| Hayır. Ağaç ev, gölden çok uzaktı. | Open Subtitles | لا, بيت الشجره كان بعيداً عن البحيره |
| Çok uzaktaydı. Ne kadar uzaktı? | Open Subtitles | كان بعيداً جداً |
| Orası, pek uzaktı. | Open Subtitles | اعنى أن المسافه كانت بعيده جداً |
| Hayır çok uzaktı. | Open Subtitles | لا كنت بعيده جداً |
| Sakin ol, Lex. Proje yasal olmayabilir ama tamamıyla gözden uzaktı. | Open Subtitles | إهدأ يا (ليكس) قد يكون (أبليكور) غير شرعي لكن لا أحد يعرف به بتاتا |