| çağdaş tasarımın bence zihin açıcı, gelecek vaadeden bir başka yönü, ki bu gerçekten tasarımın geleceği olacak, toplu tasarım fikri. | TED | جانب آخر للتصميم المعاصر أعتقد أنه يوسع الفكر، واعد وسيصبح مستقبل التصميم وهي فكرة تصميم جماعي |
| Çok şey vaadeden çok güzel bir çocuktun. | Open Subtitles | كنتَ طفلاً آيةً في الجمال. ينتظركَ مستقبلٌ واعد. |
| Yeteneklerini birleştirince Luciano, Lansky, ve Siegel, gelecek vaadeden suç ekibi olarak doğu yakasında kendilerini kabul ettirmeye başladılar. | Open Subtitles | لدى كل واحدٍ منهم موهبةٌ فريدة (لوتشيانو) (لانكسي) و (سيغل) بدؤ في تأسيس أنفسهم كـ قوة إجرامية |
| Yeteneklerini birleştirince Luciano, Lansky, ve Siegel, gelecek vaadeden suç ekibi olarak doğu yakasında kendilerini kabul ettirmeye başladılar. | Open Subtitles | لدى كل واحدٍ منهم موهبةٌ فريدة (لوتشيانو) (لانكسي) و (سيغل) بدؤ في تأسيس أنفسهم كـ قوة إجرامية |
| Gelecek vaadeden yalnız bir aday var. Adı Alex Benjamin. | Open Subtitles | هنالك مرشح واحد فقط يبدو واعدًا اسمها اليكس بينجامين |
| Sadece gelecek vaadeden genç bir kurda mentorluk yapıyorum. | Open Subtitles | إنّي ببساطة أعلّم مذؤوبًا واعدًا شابًّا. |
| Kendisi en çok gelecek vaadeden polis memuru olabilir. | Open Subtitles | و هو سوف يعد ليكون من افضل المخبرين و المحققين الواعدين |
| Jenerasyonunun en umut vaadeden, ...meşhur genç fizikçisi. | Open Subtitles | شاب لامع، وفيزيائي واعد ٌجدا ًمن أبناء جيله |
| - Gelecek vaadeden bir aktör. - Sen mi? | Open Subtitles | ممثل شاب واعد جداً |
| Evelyn Sharp. Temelde 16 yaşındaki gelecek vaadeden bir hergele. | Open Subtitles | (إيفلين شارب)، إنّها جوهريًّا فتاة بالـ 16 عمرًا ذات مستقبل واعد. |
| "Umut vaadeden genç muhabir" | Open Subtitles | وقال "هناك مصور واعد |
| Sen bizim gördüğümüz en umut vaadeden gençlerdendin. | Open Subtitles | أنت كنت من أكثر الشباب الواعدين الذي لم يرى أي منا مثله قبل |
| - Gelecek vaadeden Van Goghlar mı? | Open Subtitles | -وأشباه (فان كوخ) الواعدين ؟ |