| - Tamamdır. Unutuyordum. Bu cumartesi bebeğin vaftizi var. | Open Subtitles | بالتأكيد، ولقد نسيت، حفلة تعميد الطفل يوم السبت. |
| Charles'ın vaftizi sizin rızanızla mı gerçekleşiyor? | Open Subtitles | "هل هى رغبتكم أن يتم تعميد "تشارلز بمبادىء الكنيسة والتى وضحناها لكم جميعا؟ |
| Kuzenim Ramon'un bebeğinin vaftizi var. | Open Subtitles | إنه يوم تعميد ابن عمي. |
| Bu adamlar vaftizi bozdular ve su kaynağına varilleri boşalttılar. | Open Subtitles | قاطع هؤلاء الصبية طقوس التعميد. وسكبوا محتوى البراميل في الينبوع. |
| Cenaze de sona erdiğine göre, ...vaftizi düşünmeliyiz. | Open Subtitles | وعلى أي حال، الآن بما أن الجنازة إنتهت يجب أن نفكر في التعميد |
| Kardeşin Henry'nin vaftizi için, tatlılar hazırlandı altın gibi parlıyorlar. | Open Subtitles | في حفل تعميد أخيك (هنري) تم رش طبقات من الذهب على الحلويات كل شي كان يلمع |
| Sally'nin düğünü, Charley'nin vaftizi. | Open Subtitles | زفاف سالي , تعميد تشارلي |
| Bu geceyi ateş vaftizi olarak görüyorum. | Open Subtitles | انظر لليلة كنار تعميد |
| Halefin vaftizi yarın. | Open Subtitles | تعميد "الدوفين" سيكون غداً. |
| ANNE'İN VAFTİZİ | Open Subtitles | "تعميد (آن)" |
| Babamız, günaha son verip iyiliği başlatmak için Tufan suyunda bize vaftizi gösterdin. | Open Subtitles | إلهنا، لقد جعلت الماء علامةً في التعميد على إزالة الخطايا وبداية الخير |
| Tevilah. Yahudi vaftizi gibi düşün. | Open Subtitles | التيفيلاه إنها مثل التعميد ولكن لليهود |
| vaftizi sen kazanmayacaksın. | Open Subtitles | أنت لن تكسب بموضوع التعميد |