| Uzun bir sopa al ve büyük çikolata karışım variline sokup çevir, tamam mı? | Open Subtitles | خذ عصا كبيرة وابحث عنه في برميل الشوكولاتة |
| Bay Fisher, Gerald Hall bir delikanlıyı öldürüp tehlikeli atık variline tıktı. | Open Subtitles | ثم وضعه فى برميل وألقاه مع النفايات الخطرة |
| Karısını asit variline atan adamı öldürdüm. | Open Subtitles | قتلت هذا الرجل الذي وضع زوجته في برميل الحامض |
| Neden çamaşırhanedeki bir benzin variline girsin ki? | Open Subtitles | لم يكون بداخل برميل نفط للغسيل؟ |
| Metilamin variline yerleştirilmiş GPS takip cihazıyla ilgili bir şey bilmiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | -أنتَ يا رجل" " "أنتَ لا تعرف شيئاً عن أجهزة تعقب على برميل "ميثلامين" أليس كذلك؟" |
| Bize Chamber Teknoloji'nin zehirli atık variline nasıl girdiğini açıklayacak mısın? | Open Subtitles | [دوجيت] تهتمّ به وضّح كم إنتهى... في تقنية الغرفة برميل نفايات خطرة؟ |
| Marco Reyes kardeşimi parçalara ayırıp petrol variline koydu. | Open Subtitles | فرم (ماركو ريس) أخي إلى قطع ووضعه في برميل نفط |