| Marsh ve dostları kamyonu ele geçirince onlara saldırma. | Open Subtitles | فور مهاجمة مارش ورفاقه الشاحنة أمنحوهم بعض الوقت |
| Evet. Sürekli onayladığı projeler vardı bu yüzden O ve dostları, bütçe fonunun kaymağını yiyebiliyorlardı. | Open Subtitles | نعم، يتضمن الذهاب إلى المشروع الفائز عند الحاجة، لذا هو ورفاقه جاؤوا من ميزانية الأموال. |
| Aileleri ve dostları silah ve patlayıcı maddeleri saklarlar... ve "güvenli ev" dediğimiz korunakları sağlarlar. | Open Subtitles | عائلتها وأصدقائها قاموا بتخبئة الأسلحة والمتفجرات... و أمنوا للمفجرين ما نطلق عليه "الملجأ الآمن" |
| Böylece aileleri ve dostları yarış boyunca yerlerini takip edebiliyor. | Open Subtitles | بحيث يمكن للعائلة والأصدقاء تتبعهم اينما ذهبوا طوال فترة السباق |
| Nelson ve dostları takımınız için bir web sayfası hazırladılar. | Open Subtitles | (نيلسون) واصدقائه انشئوا موقع على الإنترنت خاص بفريقكم |
| O ve dostları, işin kaymağını yer ve dağıtırlardı. | Open Subtitles | هو و رفاقه كانوا يجمعون التبرعّات من الجميع |
| Herkesin ailesi ve dostları burada. | Open Subtitles | هنالك الكثير من العائلات والاصدقاء هنا |
| Kodoroff ve dostları bu durumu kendilerinin yaşamamalarını sağladı. | Open Subtitles | كودروف وأصدقائة تأكدوا من إنه لم يناسبهم أبداً |
| Caelianlar ve dostları üzerimize lanet Belçikalılar gibi geliyorlarlar. | Open Subtitles | . الكيلين وأصدقائهم يهاجموننا كالأحصنة اللعينة |
| Genç Loretta ve dostları, bu tabelanın önünde takılırmış hep. | Open Subtitles | الشابه "لوريتا" وأصدقائوها كانو يترافقون عند هذه اللوحة |
| Ryan ve dostları 2001 'de Bellagio soygununu yaptı. | Open Subtitles | "رايان" ورفاقه سرقو كازينو "بلاجيو" عام 2001 |
| Will Capone ve dostları sonsuza kadar Chicago sokaklarına hükmetmeye devam edecekler mi? | Open Subtitles | هل تعتقد أن (كابوني) ورفاقه سيحكمون شوارع (شيكاجو) للأبد؟ |
| Percy ve dostları bizi atladı, Smiley. Doğrudan Bakan'a gittiler. | Open Subtitles | (بيرسي) ورفاقه تجاوزونا و (سمايلي) ذهب مُباشرة إلي الوزير. |
| Aileleri ve dostları silah ve patlayıcı maddeleri saklarlar... ve "güvenli ev" dediğimiz korunakları sağlarlar. | Open Subtitles | عائلتها وأصدقائها قاموا بتخبئة الأسلحة والمتفجرات... و أمنوا للمفجرين ما نطلق عليه "الملجأ الآمن" |
| Biraz ara verip, şunu söylemek istemiştim bence böyle zamanlarda aileleri ve dostları görmek ve aileleri ve dostları duyabilmek çok güzel. | Open Subtitles | تَعْرفُين، أردتُ التوقف والقول بأنني أعتقد في بعض الأوقات كهذه إنهلأمررائعرُؤية العائلة والأصدقاء |
| Ailesi ve dostları. | Open Subtitles | العائلة والأصدقاء. |
| Şahsiyetsiz ve dostları içinde kaya tuzu mermileri var. | Open Subtitles | وملح كالصخره للوسخ واصدقائه |
| Ben sadece Nesbitt ve dostları gibi adamların adalet karşısına çıkmasını istiyorum. | Open Subtitles | أريد فقط أن أتاكّد أن هؤلاء الأشخاص الذين (على شاكلة (نيسبيت و رفاقه يُجلبون للعدالة |
| Aileleri ve dostları davet ederiz. | Open Subtitles | سوف ندعوا العائلة والاصدقاء. |
| Marsh ve dostları konuşmuyor ama baygın olarak bulundular ve meteor parçaları hâlâ ortada yok. | Open Subtitles | مارش وأصدقائة لم يتكلموا لكنهم وجدوا فاقدي الوعي ولم يعثر أحد بعد على صخور النيزك |
| Bu gece sizin, benim Alman ordusu, yüksek komuta onların aileleri ve dostları için. | Open Subtitles | هذه الليلة لك، لي وللجيش الألماني للقيادة العليا، لعائلاتهم وأصدقائهم |
| Genç Loretta ve dostları, bu tabelanın önünde takılırmış hep. | Open Subtitles | الشابه "لوريتا" وأصدقائوها كانو يترافقون عند هذه اللوحة |