| Şu peçetelere bak. Hepsinde "Allison ve Elliot," yazıyor | Open Subtitles | انظري لهذه المناديل، كلها تقول، أليسون و إليوت |
| Oh, sanırım Allison ve Elliot bu tür zorlukları alt ettiler. | Open Subtitles | فكروا بالعقبات التي سيواجهها كلٌ من، اليسون، و إليوت |
| Carla ve Elliot, hiçbir zaman tutmayacakları sözleri verme ayinlerini gerçekleştiriyorlardı. | Open Subtitles | كارلا و إليوت كانتا تقومان بطقسهمـا الأسبوعي حيث تتفقان على مواعيد للالتقاء ببعضهن و لا يقمن بها أبداً |
| Haberi yoktu ve Elliot da bilmiyor. | Open Subtitles | حسنا، وقال انه لا يعرف. و إليوت لا يعرف سواء. |
| ve Elliot, kusura bakma ama eski sevgilisiyle yatan ilk insan değilsin. | Open Subtitles | و (إليوت).. أنا آسفة لكنكِ لستِ أول شخص ينام مع خطيبه السابق |
| Thomas ve Elliot, Hanger Göleti'nin aşağısındaki ağaçlık alanda oynamaya gitmişti. | Open Subtitles | توماس" و "إليوت" ذهبا للعب في الغابة "قرب بركة "هانجير |
| Üstte yazana bak, "Allison Michaels ve Elliot Spencer'ın düğünü." | Open Subtitles | في الأعلى مكتوب: زفاف ( أليسون مايكلز )، و إليوت سبنسر |
| Paul ve Elliot hakkında ne hissettiğimden emin değilim. | Open Subtitles | مازلت لست متأكداً من شعوري (حيال علاقة (بول) و (إليوت |
| Neden, Dan ve Elliot arasındaki şey seni rahatsız etmiyormuş gibi davranıyorsun? | Open Subtitles | لماذا تتصرف و كأن موضوع (دان) و (إليوت) لا يزعجك؟ |
| Sean ve Elliot uzun mesafe ilişkilerini yürütebilmek için ellerinden geleni yaparlar. | Open Subtitles | شون) و (إليوت) سيفعلون ما بوسعهم) للإبقاء على هذه العلاقة البعيدة المدى تستمر |
| Carla ve Elliot'un kalktıklarının farkında değilsin, değil mi? | Open Subtitles | أنت لا تدرك أن (كارلا) و(إليوت) رحلتا, أليس كذلك! |
| "Mary Kay Sayles, James Perry ve Elliot Lindbergh'le bisiklete biniyormuş." | Open Subtitles | ماري كاي سيلز)كانت تتجول) (بدراجتها مع(جيمس باري (و(إليوت لينبيرغ |
| James Perry ve Elliot Lindbergh'le bisikletle dolaşıyormuşsunuz. | Open Subtitles | كُنتِ في جولة ركوب دراجات (مع(جايمس باري)و(إليوت لينبيرغ |
| O sabah James Perry ve Elliot Lindbergh'le birlikteydiniz. | Open Subtitles | كُنت برفقة(جايمس باري)و إليوت لينبيرغ)صباح ذلك اليوم) |
| Sen ve Elliot bebek doğduktan sonraya kadar seks yapmayacaksınız. | Open Subtitles | أنت و(إليوت) لن تمارسوا الجنس إلى أن يولد الطفل؟ |
| Ve lütfen bir liste yapmamı söyleme çünkü Eric ve Elliot çoktan bunu denedi. | Open Subtitles | وأرجوكِ لاتقولي لي ضعي قائمة لأن (إيريك) و(إليوت) حاولوا ذلك فعلا |
| Bu yüzden ben grip olmuş gibi davranırken sunuculuğu Sloan Sabbith ve Elliot Hirsch yaptı. | Open Subtitles | لذلك قامت (سلون سابيث) و (إليوت هيرش) بتقديم التغطية وأنا تظاهرت بإصابتي بالانفلونزا. |
| ve Elliot, bizler bu sanal gerçekliği bitirmenin eşiğindeyiz. | Open Subtitles | (و (إليوت نحن على وشك هدم هذا الواقع الافتراضي |
| Ben sıcak kapışmalar üzerinde köle gibi çalışırım ve Elliot da... konuşmaları yapar! | Open Subtitles | أنا من يقول بالعمل والبحث... و (إليوت) يقوم بالخطابات! |
| —Jade ve Elliot" değil. | Open Subtitles | -ليس، جايد و إليوت |