| Bilirsin, zincirden ve evden ayrılma bir kızla birlikte olma. | Open Subtitles | أتعلم، اخرج من السلسلة اخرج من المنزل احصل على فتاة |
| Bu arada onu telefondan uzak tut ve evden çıkmasına izin verme. | Open Subtitles | في الوقت الحالي أبعديها عن الهاتف و لا تدعيها تخرج من المنزل |
| Hayatımın en kötü günü çocuklarıma veda ettiğim ve evden taşındığım gündü. | Open Subtitles | أسوء يوم مر في حياتي كان حين ودّعت أبنائي وانتقالي من المنزل |
| Evlendikten sonra veya ilk çocuğuna hamile kalınca işi bırakmış profesyonel açıdan kalifiye kadınları işe aldım ve evden çalışabilecekleri bir organizasyon yapısı oturttum. | TED | لذا استخدمت النساء المؤهلات مهنيا اللواتي تركن العمل بعد الزواج أو بعد أول حمل ونظمتهن في إطار مؤسسة للعمل من المنزل. |
| Çok üzülmüş ve evden kaçmıştın seni ben burada bulmuştum. | Open Subtitles | غضبتِ كثيرًا و خرجتِ من المنزل ووجدتكِ هنا |
| Dün gece uyuyamadım ve evden çıkmak istedim. | Open Subtitles | لم استطع النوم ليلة امس وكان على الخروج من المنزل |
| Ayrılınca kadını işten kovmuş ve evden şirketin ürünlerine kadar her şey için kavga etmişler. | Open Subtitles | انفصلا، قام بطردها، و تحول الأمر إلى شجار فوضوي حول أي شيء من المنزل إلى ممتلكات الشركة التكنولوجية |
| ve evden gitmeden önce, laptop'ımı ve bütün çizimlerimi çaldı. | Open Subtitles | وقبل أن يرحل من المنزل سرق حاسبي المحمول وكل رسوماتي الأصلية |
| Ama sonra Havlu gittikçe daha çok uyuşturucuya bulaştı ve evden atıldı. | Open Subtitles | لكن استمر المنشفه بالشم حتي طردته من المنزل |
| Bence bu durumun bizden hepinize bıraktığı mesaj, sanırım şöyle bir şey: Hepimiz Pazar akşamı nasıl evden e-postalar gönderileceğini ve evden çalışılacağını öğrendik. | TED | وأعتقد أن ما يتركه هذا لنا كرسالة جميعا، هو كالاتي: لقد تعلمنا جميعا كيف نقضي ليلة الأحد لارسال رسائل البريد الالكتروني و العمل من المنزل |
| Baskıcı babasından ve gerçekleşeceğine inandığı aile felaketi kehanetinden umutsuzca kurtulmak için kendisine en sevdiği yazar olan Kafka'nın adını verir ve evden kaçar. | TED | ويأسه من الهروب من استبداد والده ولعنة عائلته التي يشعر بأنه هالك بتكرارها، يسمي نفسه كافكا تيمنًا بكاتبه المفضل ويهرب من المنزل. |
| Daha sonra birkaç gün daha kalmak isteyecek ve evden hiç ayrılmayacak. | Open Subtitles | ـ إذا نامت هُناك ليلة واحدة، سوف تود أن تنامهُناكليلةآخرىـكلا ، إنهفقط... ـ ولن ترحل من المنزل أبداً ـ وهل هذه مشكلة؟ |
| ve evden uzaklaştın, ama kadını bıraktın. | Open Subtitles | ومسحت أثرك من المنزل لكنك تركت المرأة |
| - Kardeşini ara ve evden çıkmasını söyle. Hemen çıksın. | Open Subtitles | إتصلي بأخيك ودعيه يخرج من المنزل |
| ve evden çıkmamın sakıncası yok. | Open Subtitles | و لمـ أكن أمانع في الخروج من المنزل |
| Öpücük hastalığına yakalandığımı ve evden çalışacağımı söyledim. | Open Subtitles | -أني مريضة بالحمى . -صحيح . وأنا أعمل من المنزل الآن. |
| Şey, özel haber hikayem var, ve evden e- mail'lerimi nasıl okuyacağımı çözemedim. | Open Subtitles | حسنا يا (دايان)، لدي قصة حصرية و لا أستطيع فحص بريدي الإلكتروني من المنزل |
| Neal ile ben, bağışları ve evden çıkan delilleri mercek altına alacağız. | Open Subtitles | حسناً , (نيل) وانا سنحبث في تبرعاته والأدلة من المنزل الآمن |
| Harry, anneni götür ve evden ayrıl. | Open Subtitles | (هاري) أجلب والدتك وأخرجوا من المنزل إذهب، الآن |