| Bilirsiniz, bazı erkekler altın ve gümüşe düşkündür. | Open Subtitles | كما تعلم بعض الرجال لديهم الشغف للذهب والفضة |
| Elindeki her şeyi satıp, altın ve gümüşe yatırmasını. | Open Subtitles | أخبرته أن يبيع كل شيء في حقيبة أسهمه ويضعها في الذهب والفضة |
| Askeri kaynaklar, insan olmayanlara karşı ana savunma tedbirlerinin virüse yakalananların ölümcül hassasiyet gösterdiği ultraviyole ışık ve gümüşe dayandığını doğruladı. | Open Subtitles | مصادر عسكرية تؤكد أن تدابير الدفاعالأوليةضد الجنسغير البشري... مبنية علي الأشعة فوق ... البنفسجية والفضة. |