| Adem ve Havva bir gün Cennet bahçesinde iken, çıplak olduklarını fark etmişler. | TED | في يوم من الأيام في جنة عدن قد لاحظ آدم و حواء أنهم عراة. |
| Bugünlerde, Adem ve Havva muhtemelen daha farklı davranırlardı. | TED | لو عاش آدم و حواء في عصرنا هذا لتصرفوا بشكل مختلف على الأرجح. |
| Cennet Bahçesi hikayesinin Adem ve Havva'nın çıplak hissetmesi ve utanmaları ile ilgli olmayacak şekilde ikinci bir mahremiyet yorumu bulunmaktadır. | TED | هناك تفسير آخر متعلق بالخصوصية في قصة جنة عدن و هو ليس له علاقة بقضية شعور آدم و حواء بالعري و بالحرج. |
| Bahçede,Adem ve Havva bariz şekilde memnunlar. | TED | في الجنة، إن آدم و حواء مكتفيين مادياً. |
| Bununla birlikte, kitapta, aynı zamanda bize bu tarz bir toplumdan, Adem ve Havva'nın cenneti terk etmek için izlediği yola benzer olan çıkış yolunu dagösteriyor | TED | لكن، في الكتاب، هو يوفر لنا مخرج من ذلك المجتمع، كالذي اضطر آدم و حواء اتخاذه للخروج من الجنة. |
| Kapısı olan kapalı yer, bizi özel odanın dışında tutuyor ve aynı Âdem ve Havva gibi uzaklaştırılıyoruz. | TED | حيث يمنعنا السياج المغلق من العبور إلي الحرم الداخلي، مطرودين تماما كآدم و حواء |
| Siktir, Tanrı bile Âdem ve Havva'ya çoğalmalarını emretmiş, ama artık veba derecesinde çoğalıyoruz... altı milyar ve gittikçe artıyor. | Open Subtitles | اللعنة، الرَب نفسهُ أخبرَ آدم و حواء أن يُنجبا و يتكاثرا لكننا تكاثرنا الآن إلى درجة الوباء ستة مليارات و نزداد |
| Eğer Tanrı'ya inanıyorsan, Adem ve Havva idi ve eğer inanmıyorsan, maymunlar idi. | Open Subtitles | إن كنت تؤمن بالله فآدم و حواء همــا أول شيء و إن كنت لا تؤمن ، فالقرود هم الأول |
| Adem ve Havva'dan beri erkekler ve kadınlar sorunlarını böyle çözüyor. | Open Subtitles | هكذا كان النساء يتولون مشاكلهم منذ آدم و حواء |
| Adem ve Havva Tanrı'ya itaat etmeyip, "Bilgelik Ağacı"nın meyvesinden yediğinde RAB onları bahçeden çıkardı ve "Hayat Ağacı"nı sakladı. | Open Subtitles | و عندما عصا أدم و حواء و أكلوا من شجرة المعرفة طردهم الرب من الجنة و أخفى شجرة الحياة |
| Tanrı'nın Adem ve Havva'yı yaratmadan önce Lilith'i yarattığını söyler. | Open Subtitles | و ينص على أنه قبل خلق الرب لآدم و حواء قام بخلق ليليث |
| Adem ve Havva' nın yasak elmayı ısırmasından beri neler olduğunu bulmaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | إننا ننظر إلى ما أخذ من آدم و حواء من حديقه إيدين قبل أن تقضمى تلك التفاحه |
| Başlangıçta sadece Kabil, Habil, Adem ve Havva varsa eğer bu fazladan kadın nerden geldi? | Open Subtitles | إذا لم يوجد فى البداية "سوى " قابيل " و " هابيل "و " آدم " و " حواء من أين أتت هذه المرأة الإضافية |
| - ve Havva zayıftı. Söyle. - Hayır, anne! | Open Subtitles | ـ و "حواء" كانت ضعيفة، قوليها ـ كلا، أمي! |
| Yaratılışın resmi, Cennet Bahçesi'nde Adem ve Havva. | Open Subtitles | ...تعلمون، قصة التكوين مصورة بوجود آدم و حواء في جنة عدن |
| Yılan, Adem ve Havva, artık inanmıyorum. | Open Subtitles | الأفعى، آدم و حواء لا أصدق هذا بعد الأن |
| Lütfen bana söyler misiniz, Adem ve Havva aşk sanatını nasıl keşfettiler? | Open Subtitles | أخبرني ارجوك كيف إكتشفا "أدم" و "حواء " الحب ؟ ؟ |
| - Lütfen, konus benimle. - ve Havva zayifti. | Open Subtitles | ـ أرجوكِ تحدثيّ معي و حسب ـ و "حواء" كانت نقطة ضعف |
| Zekice. Elma ve Havva. Dayanamadı. | Open Subtitles | ذكية ، التفاحة و حواء لم تستطع المقاومة |
| Adem ve Havva da kır evinde yaşamıştı. | Open Subtitles | ادم و حواء قد عاشو في كوخ |