| Son 6 ayda, süre gelen ekonomik durum nedeniyle 50,000 erkek ve kadını işten çıkarmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | و خلال الستة أشهر الماضية بالطريقة التي تدهور فيها الإقتصاد اضطررتُ لفصل 50 ألف رجلاً و امرأة |
| Bildirilene göre, Bükreş'te bir otelde bomba patladı. polis kaçarken görülen siyah adam ve kadını arıyor. | Open Subtitles | انفجرت قنبلة في موتيل (سيبرس) الشرطة تبحث عن رجل أسود و امرأة |
| Terör alarmıyla birlikte, Bükreş'teki bir motelde bomba patladı. Polis, olay yerinden kaçarken görülen siyah adam ve kadını arıyor. | Open Subtitles | انفجرت قنبلة في موتيل (سيبرس) الشرطة تبحث عن رجل أسود و امرأة |
| Bugün burada bu adam ve kadını kutsal evlilik bağı ile bağlamak için toplandık. | Open Subtitles | لقد تجمعنا هنا لنجمع بين هذا الرجل وهذه المرأة برباط الزواج المقدس |
| Çok sevilenler, burada Tanrı'nın gözü önünde ve cemaatin karşısında bu erkek ve kadını kutsal evlilik bağıyla birleştirmek için toplandık. | Open Subtitles | أحبائي، نحن مجتمعون معاً هنا أمام الرب وأمام هذه الرعية لنجمع بين هذا الرجل وهذه المرأة برباط الزواج المقدس |
| Görüyorsun işte, seni ve kadını susturduğumda örtbas etme işi tamamlanacak. | Open Subtitles | وعندما أسكتك انت والمرأة ستتم التغطية الكاملة |
| # Tek ruhta birleşmiş erkek ve kadını. | Open Subtitles | ومقاسمة الرجل والمرأة لروح واحدة |
| Tanrı'nın huzurunda ve cemaatimizin arasında bu adamı ve kadını kutsal evlilik bağıyla bir araya getirmek için | Open Subtitles | لقد اجتمعنا اليوم هنا تحت أنظار الرب وبين هذا الحشد لنجمع بين هذا الرجل وهذه المرأة |
| "Erkeği ve kadını o yarattı." | Open Subtitles | "القدر أوجد الرجل والمرأة" |
| Ben Cole ve kadını kollayacağım. | Open Subtitles | حسناً، سأراقب (كول) والمرأة |