| Veil, Ryder'ı doğururken karısının hayatını kurtardığı için barondan bir armağandı. | Open Subtitles | (فِال) كانت هدية من البارون لإنقاذنا حياة زوجته وهي تلد (رايدر) |
| Bana Henry'i verirsen Veil'i alabilirsin. | Open Subtitles | (اعطِني (هنري)، ويُمكنك أن تحظى بـ (فِال |
| Lütfen Veil. Birbirimize sahip olmasaydık ikimiz de ölmüş olurduk. | Open Subtitles | أرجوكِ، يا (فِال) لكُنّا أمواتًا من دون بعضنا البعض |
| Veil'e bu işleri bıraktığını söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | ظننتك أخبرت (فايل) أنك ستقلع عن الشراب. |
| Sanırım seni kızdıran şeyin ne olduğunu biliyorum Veil. | Open Subtitles | أظنني أعرف ما يثير غضبك، يا (فايل). |
| Güven çok hassas bir şeydir Veil. Aşk ya da nefret yüzünden kolayca gölgelenir. | Open Subtitles | إنّ الثقة لشيء حسّاس يا (فِال)، تُحجب بسهولة من الحُب، أو الكُره |
| Çorak Topraklar'a dönemezsem Veil'i bul şimdi bulunduğu yeri kesin bir şekilde söyleyemem. | Open Subtitles | فلتبحث عن (فِال) إذا لم أعُد إلى الأراضي الوعرة لست متأكد أين هي الآن |
| Veil'in ve oğlun Henry'nin nerede olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | (أنا أعرف مكان (فِال (وصبيّك (هنري أخبريني أين هم |
| - Aile olarak bağrına beni basacaksın Veil. - Quinn bebeğimi ver bana! | Open Subtitles | (ناولني صبيّي، يا (كوين - (تقبّليني كعائلة، يا (فِال - |
| Doğru değil bu. Veil ile fısıldaşıp boğazımı kesmeyi planladığınızı bilmiyor muyum sanıyorsun? | Open Subtitles | هذا ليس صحيح - (أوتظُنيني لا أعرف ما تُسرّون به أنتِ و (فِال - |
| - Veil bilmeni istiyor ki oğlu Henry, Quinn'i öz babası olarak tanıyacak. | Open Subtitles | فِال) تودّ إبلاغُك أنّ صبيّها (هنري) يُميّز) (كوين) كأباه الحقيقي |
| Bunlar Veil'i, Quinn'e teslim eden kadının sözleri. | Open Subtitles | إنّه يحاول أن يجعلك تنقلب ضدّي (هذا قول المرأة التي سلّمت (فِال) لـ (كوين |
| Veil buraya geldiğinden beri farklı davranıyorsun. | Open Subtitles | لقد كُنتِ تتصرفي بشكل مُختلف منذُ أن كانت (فِال) هُنا |
| Önce Veil'e ihanet ettin, sonra Sunny'ye. | Open Subtitles | (خُنتِ (فِال) في البداية، ثُمّ (صَني |
| Çocuk sana sahip olduğu için şanslı Veil. | Open Subtitles | ذلك الغلام محظوظًا بكِ، يا (فِال) |
| Sonra da Veil'in sana neler söyleyeceğini duyarsın. | Open Subtitles | ولترى ما ستُخبرك به (فِال) حينها |
| Bu oğlanı seviyorum Veil. | Open Subtitles | (إنّي أحب هذا الغلام، يا (فِال |
| Benden nefret ediyorsun değil mi Veil? | Open Subtitles | أنتِ تكرهيني، أليس كذلك يا (فِال)؟ |
| - Veil bunun midene iyi geleceğini düşündü. | Open Subtitles | (فايل) قالت أن هذا سيسهل على معدتك. |
| Ne Veil'e ne de bebeğinize zarar vermek niyetinde değilim. | Open Subtitles | ليست لديَّ نية لأذية (فايل) أو ابنك. |
| Veil, cezası ölüm. Bunu anlıyorsun, değil mi? | Open Subtitles | (فايل)، إن العقاب موت. |