| Ali Waziri adına bir öğrenci vizen varmış. | Open Subtitles | لقد كفلت تأشيرة طالب باسم علي وزيري لقد أخبرتك بأني لا أعرف أحداً بهذا الاسم |
| Ayrıca sen de öğrenci vizen iptal edilerek evine gönderileceksin. | Open Subtitles | وأنت ستكون على أول رحلة إلى الوطن، مع تأشيرة دراسة ملغاه |
| vizen olmadığını bana neden söylemedin? | Open Subtitles | لماذا لم تخبرني بأنك لا تملك تأشيرة ؟ |
| vizen verilmedi ne önemi var. | Open Subtitles | لم تحصل على التأشيرة هذا ليس شيئا مهما |
| Bana hatırlattı ki senin O1 vizen küçük gezinden etkilenebilirmiş. | Open Subtitles | بأن تصريح إقامتك يمكنه أن يتأثر بمغامرتك الصغيرة |
| Yasal çalışıyor musun? Bir çalışma vizen var mı? | Open Subtitles | هل اقامتك قانونيه هل تملك تصريح عمل؟ |
| vizen için üç haftan daha var, ve bence bunun bir çaresine bakabiliriz. | Open Subtitles | لديك ثلاث أسابيع في تأشيرتك القديمة وأعتقد أن علينا أن نقاتل |
| Üstelik vize de gerekiyor. vizen var mı? | Open Subtitles | وتحتاج أيضاً إلى تأشيرة |
| Bu senin çıkış vizen. | Open Subtitles | ها هى تأشيرة خروجك |
| Turist vizen yok. | Open Subtitles | ليس لديك تأشيرة سياحية |
| Senin vizen var. Bunu nasıl bildin? | Open Subtitles | لديك تأشيرة - كيف عرفت ذلك ؟ |
| vizen var değil mi? | Open Subtitles | -ألديك تأشيرة سفر؟ -أجل |
| Öğrenci vizen var. | Open Subtitles | -لديك تأشيرة طالب |
| Pasaportun nizami. vizen doğru. | Open Subtitles | الجواز نظامي و التأشيرة صحيحة |
| vizen zaman doluyor? | Open Subtitles | عندما تكون التأشيرة الخاص بك؟ |
| vizen işleme koyulurken başkentte tercüman olarak çalışacaksın. | Open Subtitles | مطلوب منك العمل في وظيفة الترجمه في العاصمه بينما تعالج تأشيرتك |