| Ya da Bay Vole'un 80 bin sterlinine tedbir koydururuz. | Open Subtitles | اٍننا ببساطة سنطالب مستر فول ب 80000 جنيها ماذا ؟ |
| - Nasılsınız? Sevgili Bayan Vole, korkarım size kötü haberlerimiz var. | Open Subtitles | عزيزتى مسز فول ، اٍننى أخشى أن لدينا أخبار سيئة لك |
| Ama yine de Leonard Vole'un sesini duydunuz, öyle mi? | Open Subtitles | بالرغم من ذلك كنت واثقة من أنه صوت ليونارد فول |
| Bay Vole, olaylara bu kadar karamsar bir açıdan bakmayın. | Open Subtitles | مستر فول ، يجب ألا تنظر اٍلى المسألة بوجهة نظر كئيبة |
| Buranın nereye çıktığını merak etmiştim Bayan Vole. | Open Subtitles | كنت فقط... أتسأل اين ذهبت الانسه, فولى |
| Lütfen oturun. Siz Janet'a bakmayın, Bay Vole. Kendisi ne yazık ki fazlasıyla İskoç. | Open Subtitles | أرجوك أجلس ولا تبالى لجانيت مستر فول انها هكذا فقط لأنها اسكتلندية جدا |
| - Önemli değil. Kötü görünmesine gelecek olursak, kötü görünmüyor, Bay Vole, korkunç görünüyor. | Open Subtitles | اٍن الأمور لا تبدو سيئة يا مستر فول اٍنها تبدو مريعة |
| Birbirimize çok bağlıyız. Şunu anlamak zorundasınız, Bay Vole, sadık bir eşin ifadesi çok fazla ağırlık taşımaz. | Open Subtitles | أنت تعرف يا مستر فول أن شهادة الزوجة المخلصة لا تحمل ثقلا كبيرا |
| Bu daha önce olmuştur, Bay Vole. "Et tırnaktan ayrılmaz." derler. | Open Subtitles | اٍنه معروف يا مستر فول أن الدم أثقل من الأدلة |
| Ama o zaman da Bay Vole Bayan French'ten para alıyorsa neden gelir kaynağını kessin? | Open Subtitles | اذا كان مستر فول يعتصر مسز فرينتش فلماذا يقطع مصدر الاٍمداد ؟ |
| Artık sana ait. Bay Vole'un çok dürüst ve konuşkan olduğunu göreceksin. | Open Subtitles | حسنا ، كل شئ لك ، ستجد مستر فول مستجيب و صريح للغاية |
| Bu Leonard Vole. Üstünü arasanız iyi olur. Çünkü yumurta çırpıcı silahı olabilir. | Open Subtitles | هذا ليونارد فول ، ينبغى عليك تفتيشه ربما يكون مسلحا بمضرب للبيض |
| Ben de Bayan Vole'la bağlantı kurup buraya gelmesini sağlayayım. | Open Subtitles | الأفضل أن أتصل بمسز فول و أدعها اٍلى الحضور ، اتجلس هنا |
| Bayan Vole konusu. Özellikle tutuklanma haberini verirken çok nazik ol. | Open Subtitles | بالنسبة لمسز فول ، تعامل معها برفق على الأخص حين تخبرها عن الاٍعتقال |
| Bayan Vole, bu çok önemli. | Open Subtitles | الآن يا مسز فول ، اٍن هذا فى غاية الأهمية |
| Bay Vole, onu tanık sandalyesine çıkarmayacağımı söylemem gerekiyor. | Open Subtitles | مستر فول ، يجب أن أقول لك أننى لن أضعها على منصة الشهود |
| - Ama Christine ifade vermek zorunda. - Bay Vole, bana güvenmeyi öğrenmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | و لكن يجب على كريستين أن تشهد مستر فول ، يجب أن تتعلم أن تثق بى |
| Leonard Stephen Vole, mahkememizde açılan davada 14 Ekim günü Londra şehrinde Emily Jane French'i bilerek ve planlayarak öldürmekle suçlanıyorsun. | Open Subtitles | ليونارد ستيفن فول ، أنت متهم فى قائمة الاٍتهام أنك فى الرابع عشر من أكتوبر فى مدينة لندن قد قمت بقتل اٍميلى جين فرينتش |
| Ve savcılığın iddiası da zaten bu darbeyi vuranın mahkum Leonard Vole olduğudur. | Open Subtitles | وأن القضية المقدمة للمحاكمة أن الضربة قد تمت بفعل ليونارد فول |
| - Bayan French'e, Janet McKenzie'ye ve daha sonra Leonard Vole'a ait olduğu ortaya çıkan parmak izleri bulduk. | Open Subtitles | - وجدت بصمات أصابع مسز فرينتش - بصمات جانيت ماكينزى و بصمات أخرى ثبت لاحقا أنها بصمات ليونارد فول |
| Numarası bu Bayan Vole. | Open Subtitles | هذا هو الرقم, انسة فولى |
| Vole Tesser'ın da burada olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اكن اعرف ان شركة فولين تيسا هنا؟ |